YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Vergi ve harçtan kaçınmak için düşük gösterilmiş tapu satış fiyatını baz alarak kamulaştırma bedelinin belirlenemeyeceği hk.

Karar Özeti

Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, getirtilen emsallerin satışlarının vergi ve harçtan kaçınmak için düşük gösterildiği açıklandıktan sonra, sonuçta dava konusu taşınmazın 07.06.2010 tarihli kendi satışına ilişkin m2 birim bedeli dava tarihine endekslenmek suretiyle soyut ifadelerle değer biçilmesi doğru olmadığı gibi......

Karar

5. Hukuk Dairesi   2021/7926 E. , 2021/14752 K.

 

MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

 

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

- K A R A R -

 

Dava ve birleştirilen dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

 

Mahkemece uyulan bozma kararı uyarınca inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

 

Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan raporlar hüküm kurmaya elverişli ve yeterli değildir. Şöyle ki;

 

... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi 6551 ada 3 parsel sayılı taşınmaz arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanunu'nun kıymet takdir esaslarını belirten 11. maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi

uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.

 

Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.

 

Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, getirtilen emsallerin satışlarının vergi ve harçtan kaçınmak için düşük gösterildiği açıklandıktan sonra, sonuçta dava konusu taşınmazın 07.06.2010 tarihli kendi satışına ilişkin m2 birim bedeli dava tarihine endekslenmek suretiyle soyut ifadelerle değer biçilmesi doğru olmadığı gibi;

 

Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'nün parsel sorgu sisteminden edinilen bilgilere göre dava konusu taşınmaza yakın mesafedeki 4961 ada 1 parsel sayılı taşınmaz için ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/705 Esas-2019/402 Karar sayılı dosyasında Ocak 2015 değerlendirme tarihi itibariyle 376,75- TL/m2 birim fiyatı belirlendiği ve Dairemiz denetiminden geçtiği dikkate alındığında tespit edilen bedelin güçlü delil niteliğinde olduğu gözetilerek, bu dosya getirtilip sözü edilen taşınmaz ile dava konusu taşınmaz karşılaştırılarak belirlenen birim fiyatından ayrılma nedenleri açıklanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, gerekli inceleme ve araştırmalar yapılıp deliller toplanmadan denetime elverişli olmayan ve soyut şekilde düzenlenen bilirkişi kurulu raporu esas alınarak hüküm kurulması mümkün değildir.

 

Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları  açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,

 

Doğru görülmemiştir.

 

Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 08/12/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 423 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor