YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Çok düşük bedelle yapılan satışın mal kaçırmak amacı taşıdığı ve iptali gerektiği hk.

Karar Özeti

Mahkemece, dava konusu taşınmazın davalılar arasındaki satış tarihinde gerçek değeri 170.000,00 TL olarak bildirilmekle gerçek rayiç değer ile tapuda gösterilen bedel arasında büyük oranda fark bulunduğu, satışın davacı alacaklının takibini ve alacağını sonuçsuz bırakmak kastı ile muvazaalı olarak yapıldığının anlaşıldığı gerekçesiyle, 170.000,00 TL tazminatın davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine, davalı ... hakkındaki davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

...

 Tasarrufun iptali davaları İİK'nun 282maddesi gereğince, borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan kişiler aleyhine açılır ve borçlu ve üçüncü kişi zorunlu hasım konumundadır. Davanın İİK'nın 283. maddesi gereği bedele dönüşmüş olması halinde borçlu ile üçüncü kişi arasındaki tasarruf iptal edilmekte, üçüncü kişi ile ondan devir alan şahıs arasındaki tasarruf dördüncü kişinin iyiniyetli olması nedeni ile iptal edilemediğinden üçüncü kişi tazminatla sorumlu tutulmaktadır. Bu halde borçlu hakkındaki davanın da kabul edilerek yargılama giderlerinden davacı üçüncü kişi ve borçlu birlikte müteselsilen sorumlu olup bedelden sadece üçüncü kişi sorumlu tutulması gerekirken, borçlu hakkındaki davanın reddi ile yargılama giderinden sadece üçüncü kişinin sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırıdır.

Karar

4. Hukuk Dairesi   2021/16240 E. , 2021/8526 K.

 

MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

 

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; mahkemece kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

 

KARAR

 

Davacı vekili, davalı borçlu ... hakkında takip yapıldığını, takibin semeresiz kaldığını, dava konusu taşınmazını düşük bedel ile diğer davalı ...'a sattığını belirterek, bu tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

 

Davalı ..., borçluya 19.02.2013 tarihinde kendi taşınmazını sattığını, borcunu ödemeyince kendisine senet verdiğini, senet bedelinide nakit olarak ödeyemeyince dava konusu taşınmazı verdiğini, mal kaçırma amaçlarının olmadığını belirtmiştir.

 

Davalı borçlu, cevap dilekçesi sunmamıştır.

 

Mahkemece, dava konusu taşınmazın davalılar arasındaki satış tarihinde gerçek değeri 170.000,00 TL olarak bildirilmekle gerçek rayiç değer ile tapuda gösterilen bedel arasında büyük oranda fark bulunduğu, satışın davacı alacaklının takibini ve alacağını sonuçsuz bırakmak kastı ile muvazaalı olarak yapıldığının anlaşıldığı gerekçesiyle, 170.000,00 TL tazminatın davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine, davalı ... hakkındaki davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

 

Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir.

 

1.Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere, 26.06.2015 tarihli geçici aciz belgesi gereğince borçlunun aciz halinin sabit bulunmasına, borçlu ile üçüncü kişinin öncesinde birbirlerini tanıkları ve kendine olan borcunu nakit ödeme imkanı olmadığını bildiği bu hali ile İİK'nın 280/1 maddesine göre de tasarrufun iptali gerekmesine göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

 

2.Tasarrufun iptali davaları İİK'nun 282maddesi gereğince, borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan kişiler aleyhine açılır ve borçlu ve üçüncü kişi zorunlu hasım konumundadır. Davanın İİK'nın 283. maddesi gereği bedele dönüşmüş olması halinde borçlu ile üçüncü kişi arasındaki tasarruf iptal edilmekte, üçüncü kişi ile ondan devir alan şahıs arasındaki tasarruf dördüncü kişinin iyiniyetli olması nedeni ile iptal edilemediğinden üçüncü kişi tazminatla sorumlu tutulmaktadır. Bu halde borçlu hakkındaki davanın da kabul edilerek yargılama giderlerinden davacı üçüncü kişi ve borçlu birlikte müteselsilen sorumlu olup bedelden sadece üçüncü kişi sorumlu tutulması gerekirken, borçlu hakkındaki davanın reddi ile yargılama giderinden sadece üçüncü kişinin sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırıdır.

 

3.İİK'nun 283.maddesi gereğince davanın bedele dönüşmesi halinde, davalı üçüncü kişi hakkında, davacı alacaklının alacak ve ferileri ile sınırlı olarak, taşınmazı elinden çıkardığı tarihteki değeri olan miktar kadar tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi de isabetli olmuştur. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin diğer temyiz   itirazlarının reddi ile 2 ve 3 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'a geri verilmesine 09.11.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 353 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor