YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Tarafların eşit kusurlu kabulü halinde maddi ve manevi tazminata hükmedilmeyeceği hk.

Karar Özeti

Yukarıda 4. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebep olan olaylarda taraflar eşit kusurludur. Boşanmaya sebep olan olaylarda eşit kusurlu eş yararına maddî ve manevî tazminata karar verilemez. Erkek yararına Türk Medeni Kanunu'nun 174/1-2. madde koşulları oluşmamıştır. O halde davacı-davalı erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar vermek gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

Karar

2. Hukuk Dairesi         2021/6103 E.  ,  2021/7544 K.

 

 

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

 

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı

 

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kadının davasının kabulü ve kusur belirlemesi yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, reddedilen tazminat ve nafaka talepleri ile ziynet alacağı davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

 

1-Davalı-davacı kadının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde;

 

HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44, maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde I uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar "78.630,00 TL" olarak belirlenmiştir.

 

Ziynet alacağı talebi 29.141,00 TL olup, karar tarihi itibariyle temyiz edilebilirlik sınırının altında kaldığından bölge adliye mahkemesi kararı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun madde 362/1-a bendine göre kesin niteliktedir. Açıklanan sebeple davalı-davacı kadının bu yöne ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

 

2-Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

 

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre; tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

 

3-Bölge adliye mahkemesi kararının gerekçesinde, “Davalı-davacı kadın yararına dava tarihinden itibaren aylık 150 TL tedbir nafakasına, fazlaya ilişkin istemin reddine” karar verildiği belirtilmesine rağmen, hüküm fıkrasında kadının tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesi kararının gerekçe ve hüküm sonucu bölümü arasında tedbir nafakası yönünden çelişki yaratılması nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.

 

4-Mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışa göre boşanmaya sebep olan olaylarda taraflar eşit kusurludur. Bu husus gözetilmeden davalı-davacı kadının ağır kusurlu kabul edilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir.

 

5-Yukarıda 4. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebep olan olaylarda taraflar eşit kusurludur. Boşanmaya sebep olan olaylarda eşit kusurlu eş yararına maddî ve manevî tazminata karar verilemez. Erkek yararına Türk Medeni Kanunu'nun 174/1-2. madde koşulları oluşmamıştır. O halde davacı-davalı erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar vermek gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

 

6-Yukarıda 4. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu oldukları, davalı-davacı kadının boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği de sabit olduğuna göre, kadın yararına uygun miktarda yoksulluk nafakasına (TMK m.175) hükmedilmesi gerekirken bu isteğinin reddi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.

 

SONUÇ: Davalı-davacı kadının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, hükmün yukarıda 3, 4, 5. ve 6. bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi.21.10.2021 (Prş.)


Bu sayfa 379 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor