O halde, eldeki davada davacının ehliyetsiz olduğu ileri sürülmüş olduğuna göre, bu hususta usulünce araştırma yapılarak, gerekirse sulh hukuk mahkemesine vesayet için ihbarda bulunularak davacı ( yargılamanın iadesi talep eden) ...'nin vesayet altına alınıp alınmayacağının belirlenerek, sonucuna göre yargılamaya devam edilip işin esasına girilmesi gerekirken, dava şartına ilişkin olan bu hususun göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
1.Hukuk Dairesi 2021/2200 E. , 2021/7092 K.
MAHKEMESİ: ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ: YARGILAMANIN İADESİ
Taraflar arasında görülen yargılamanın iadesi davası sonunda, ilk derece mahkemesince, davanın reddine dair verilen kararın davacı (yargılamanın iadesi talep eden) tarafından istinafı üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar davacı (yargılamanın iadesi talep eden) ... tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla;
duruşma günü olarak saptanan 23.11.2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu. Dosya incelenerek gereği görüşüldü:
Dava, yargılamanın iadesi istemine ilişkindir.
Davacı (yargılamanın iadesi talep eden), davalı ile aralarında düzenleme şeklinde 06.08.1990 tarihli miras taksim sözleşmesi bulunduğu halde ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/90 Esas sayılı dosyasında görülen ve kesinleşen iptal tescil davasında anılan sözleşmeyi yaşlılığı ve hafıza zayıflığı nedeniyle elinde olmayan sebeplerle sunamadığını ileri sürerek yargılamanın iadesi talebinde bulunmuştur.
Davalı, yargılamanın iadesi koşullarının oluşmadığını ve süresinde yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, ibraz edilen miras taksim sözleşmesinin, kesinleşen davada dava konusu edilen taşınmaza ilişkin olmadığı gerekçesiyle yargılamanın iadesi talebinin reddine dair verilen kararın davacı(yargılamanın iadesi talep eden) tarafından temyizi üzerine Dairece, söz konusu kararın istinaf yasa yoluna tabi olduğu gerekçesiyle bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine iadesine karar verilmiş; iade kararı üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda, yargılamanın iadesi talep eden tarafından dayanılan miras taksim sözleşmesinin her zaman noterlikten temini ile dosyaya kazandırılmasının mümkün olup, yargılamanın iadesi koşullarının oluşmadığı, yargılamanın iadesi talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararının sonucu itibariyle doğru olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bilindiği üzere, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 114. maddesinde dava şartları düzenlenmiş olup, anılan maddenin 1/d bendine göre, “ Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları,” aynı maddenin 1/e bendine göre de, “Dava takip yetkisine sahip olunması” dava şartlarındandır.
HMK'nin 115. maddesine göre, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında mahkemenin kendiliğinden araştırması gerektiği, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verileceği, bu süre içerisinde dava şartı noksanlığı giderilmemişsedavanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verileceği, 3.3.1993 tarih 773/82 sayılı Hukuk Genel Kurulu Kararında da, dava şartlarının davanın açıldığı tarihten, hükmün kurulduğu tarihe kadar varlığını devam ettirmesinin temel kural olduğu açıkça vurgulanmıştır.
Somut olayda, davacı (yargılamanın iadesi talep eden) dava dilekçesinde ve 02.02.2021 tarihli dilekçesinde, alzheimer hastası olduğundan söz etmiş; 26.05.2021 tarihli temyiz dilekçesi içeriğinde, alzheimer hastalığı nedeniyle miras taksim sözleşmesinin kimde olduğunu bilmediğini, yaşlı, sık sık unutkanlık yaşayan ve akli melekelerinde sıkıntı olan birisi olduğunu beyan etmiştir.
O halde, eldeki davada davacının ehliyetsiz olduğu ileri sürülmüş olduğuna göre, bu hususta usulünce araştırma yapılarak, gerekirse sulh hukuk mahkemesine vesayet için ihbarda bulunularak davacı ( yargılamanın iadesi talep eden) ...'nin vesayet altına alınıp alınmayacağının belirlenerek, sonucuna göre yargılamaya devam edilip işin esasına girilmesi gerekirken, dava şartına ilişkin olan bu hususun göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davacı (yargılamanın iadesi talep eden) vekilinin temyiz itirazının değinilen yönden kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 371/1 maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6100 Sayılı HMK'nin 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın kararı veren ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 20.11.2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince temyiz eden gelen davacı ... vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin, temyiz edilen davalı ...'den alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.11.2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.