Gecikme cezasının yüksek belirlendiği durumlar da , sözleşme de yazan ceza oranı üzerinden ceza kesilmesi gerektiği , aksi halde kamu zararı oluşacağı hakkında.
-KARAR-
Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı
Tut no: 23295
T: : 27.12.1993
Kimyevi madde alımı sırasında tip şartnameye, malın tesliminde gecikme olduğu takdirde, uygulanacak ceza oranının yanlışlıkla 0.0005 (0nbinde beş) yerine 0,005 (binde beş) olarak yazılması suretiyle cezanın fazla kesildiği gerekçesiyle yapılan itiraz.
Dilekçi dilekçesinde, malzemelerin Kuruşlu Belge ve Muayene Muhtırasına göre 12.4.1988 tarihinde teslim edilmesi sebebiyle işin cezalı süreye girmediğini ileri sürmekte ise de, malzemelerin teslim tarihi verile emri eki kuruşlu belgede 12.4.1988, Muayene Muhtırasında ise 2.5.1988 olarak belirtilmektedir. Muayene Komisyonunun görüşüne sunulmak üzere alınan malzemelere ilişkin tutanak tarihi de 2.5.1988′dir. Aynı tutanağın altında ayrıca CEZALI ÖDENECEK ibaresi ve imza yer almaktadır. Resmi belgelerde yer alan bu bilgiler karşısında dilekçi iddiasının kabulü mümkün değildir.
Diğer yandan, idare, gecikme cezası kesmiş olmakla, teslimde meydana gelen gecikmeyi zaten kabullenmiş olmaktadır.
Dilekçi bir başka iddiasını da, 2886 sayılı Kanunun 10′uncu maddesinin ceza oranı veya miktarının belirlenmesini idareye bıraktığını, bu yetkiye dayanarak komutanlığın günlük ceza oranı 0.0005 gibi standart bir orana bağladığını, her işte bu oranı uyguladıklarını, işe ait şartname ve sözleşmedeki 0.005 oranının daktilo hatası sonucu meydana geldiğini ileri sürerek tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmektedir.
Dilekçi, işe ait şartname ve sözleşmede günlük ceza oranının 0.005 olduğunu kabullenmekte, ancak genel olarak uyguladıkları 0.0005 oranı üzerinden gecikme cezası kestiklerini beyan etmektedir.
Sebebi ne olursa olsun, ilândan sonra şartname ve eklerinde rekabeti ve eşitlik ilkesini zedeleyecek ve hazine zararına sebep olabilecek değişiklikleri engellemek isteyen yasa koyucu, 2886 sayılı Kanunun 19′uncu maddesi ile bu durumu yasaklamış, değişikliğin zorunlu olduğu hallerde yasal prosedürün ne şekilde olması gerektiğini belirtmiştir. İhale ve sözleşme aşamalarından sonra ise ne şartnamede ne de sözleşmede değişiklik yapılamayacaktır.
Temyize konu işte ise, yasalara aykırı dahi olsa, resmi belgelere idari işlemler sonucu yansıtılan bir değişiklik bulunmamakta, bu itibarla yapılan işlem tamamen kişisel kararlara dayalı olmakta ve kabulü mümkün görülmemektedir.
Yukarıda açıklanan sebeplerle, dilekçi iddialarının reddi ile 582 sayılı ilâmın 1′inci maddesiyle …………. TL’ye ilişkin olarak verilen tazmin hükmünün tasdikine, karar verildi.