YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Hizmet alım işlerinde, işçilerin yıllık ücretli izin günleri için hakedişlerden kesinti yapılabilir mi? (Sayıştay)

Karar Özeti

Hizmet alım işlerinde, işçilerin yıllık ücretli izin günleri için teknik şartnameye hüküm konulmuş olsa dahi  hakkedişler den kesinti yapılamayacağı hakkında.

Karar

 

 

-KARAR-

 Sayıştay  Temyiz Kurulu Kararı

Tut no:34889

T:24.04.2012

1067 sayılı ilamın 6. maddesi ile Turgutlu Belediye Başkanlığı tarafından Yüklenici Meltem Gıda Teks. İnş. Nak. Tur. Oto. Paz. San. ve Tic. Ltd. şti.'ye yaptırılan toplam 275.000,00 YTL götürü bedelli 25 personel ile Turgutlu Belediyesi su isale hattının tamir ve bakımı, su saatlerinin takılıp sökülmesi, pompaların bakımı ve endeks okuma işinde, eksik personel çalıştırılmasına rağmen (izinli olunan günler için) tam çalışılmış gibi ödemede bulunulması nedeniyle 3.677,85 YTL'ye tazmin hükmü verilmiştir.

Dilekçi dilekçesinde özetle;

Ücretli izin kullanan personellerin eksik personel çalıştırma gibi düşünüldüğünü, halbuki ücretli izin kullanan personelin Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve İş Kanunu gereği ücretli izinli sayıldıkları günlerin bordroda gösterilmesi ve ücretlerinin tam olarak ödemesinin zorunlu olduğunu, işveren olarak ilgili firmanın bu personellerin yasada belirtildiği şekilde izinli günlerinin gösterildiğini ve kendilerine ücretlerinin ödendiğini, bu izinlere ait ücret ödemelerinin çalışanlara yapıldığı için ilamda belirtildiği gibi; gerek hakedişten kesilmesi ve gerekse eksik gün çalışması durumlarına uyan bir kesinti yapılması durumunun söz konusu olmadığını,

İlam ile yukarıda yazılı açıklamalar karşılaştırıldığı zaman aradaki farkların aşağıdaki nedenlerden kaynaklandığını;

Bahse konu işin 25 personelli bir iş olup aylık tahakkuk ettirilmesi gereken gün sayısının 750 gün olduğunu, firmanın bu şartı 2006/Nisan-Haziran-Ağustos-Eylül-Ekim aylarında tam olarak yerine getirdiğini, 2006/şubat-Temmuz aylarında ise ücretli izinler haricinde istirahatten dolayı eksik gün söz konusu olduğunu, bu durumda aylık hakedişten kesilerek tahakkuk ettirildiğini,

Yukarıda yazılı aylarda bazı çalışanlara ücretli izin verilmiş olup, sonuçta bu ücretli izin günlerinin gerek bordro ve gerekse aylık prim ve hizmet belgesinde İş Kanunu ve Sosyal Güvenlik Kanunu gereği tahakkuk ettirildiğini ve tahakkuk eden tutarlara ilişkin ücretlerin çalışanlara maaş dâhilinde ödendiğini,

4857 sayılı İş Kanunu’nun 23, 32/5, 53, 54 ve 55. maddelerinin yıllık ücretli izin kazanılma ve çalışana kullandırılması hususunu düzenlediğini, Ayrıca 4857 sayılı İş Kanunu'nun 60. maddesine dayanılarak yayınlanan 03.03.2004 tarih ve 25391 sayılı resmi gazetede yayınlanan YILLIK ÜCRETLİ İZİN YÖNETMELİÄİ’nde işverence işçilere verilecek yıllık ücretli izinlerin usul ve esaslarının düzenlendiğini,

Bu yönetmeliğin 4. maddesinde aynen;

“Yıllık Ücretli İzine Hak Kazanma

Madde 4 – İş Kanununun 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ile 54 üncü maddesindeki esaslar ve 55 inci maddesindeki durumlar göz önünde tutularak her işçinin yıllık ücretli izne hak kazandığı tarih bu Yönetmeliğin 20 nci maddesinde sözü geçen yıllık ücretli izin kayıt belgesine yazılır.

Yıllık izin süresinin ve izne hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçinin aynı işverene ait işyerlerinde çalıştığı süreler birleştirilir. şu kadar ki, bir işverenin bu Kanun kapsamına giren işyerinde çalışmakta olan işçilerin aynı işverenin işyerlerinde bu Kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş bulundukları süreler de hesaba katılır.

Aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerlerinde geçen süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanun veya özel kanunla verilmiş yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler de, işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında birleştirilerek göz önünde bulundurulur.†Denildiğini,

Bu maddede belirtildiği üzere gerek kamu, gerek özel kuruluş olsun çalışanın yıllık ücretli izninin verilmesinin, kullandırılmasının yasal zorunluluk olduğunu,

Yine 5510 sayılı Kanun'un 80. maddesi b. bendinde prime esas kazanca tutulmayacak yardım, yolluk, tazminat ve ücretlerin belirtilmiş olup, c bendinde ise;

“(b) bendinde belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemeler ile ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemeler prime esas kazanca tabi tutulur. Diğer kanunlardaki prime tabi tutulmaması gerektiğine dair muafiyet ve istisnalar bu kanunun uygulanmasında dikkate alınmaz” denildiğini,

Burada da çalışana verilen ücretli izin tutarının prime esas kazanç olduğu ve prime tabi tutulması gerektiği uygulanması gereken yasal bir zorunluluk olduğunun açıkça belirtildiğini, bu menfaatlerin çalışana nakden ödenmesinin zorunlu tutulduğunu, ücretli izinlere isabet eden günlerin çalışılmadığı gibi bir durumun düşünülmesinin belgelerde tahakkuk eden günlere bakıldığı zaman yanlış olduğunun görüleceğini,

Yine bu konu ile ilgili olarak 22.08.2009 tarihinde yayınlanan Kamu İhale Genel Tebliği'nin Birinci Kısım Genel Hükümler bölümünde;

“78.25. İhale dokümanında günlük olarak belli sayıda personelin idarenin iş yerinde bulunması gerektiğine ilişkin düzenleme yapılan ihalelerde, 4857 sayılı Kanunun 55 inci maddesi uyarınca izne hak kazanan işçilerin izin hakları idarenin belirleyeceği takvim çerçevesinde kullandırılacak ve izin kullanan işçiler fiilen çalışan işçi sayısına dahil kabul edileceğinden, izin kullanan işçilerin yerine başka işçilerin getirilerek sayının tamamlanması talep edilmeyecektir. İdarelerin, ihale konusu işte çalıştırılması istenen personel sayısını bu hususu dikkate alarak belirlemeleri gerekmektedir. İdareler, yıllık ücretli izin haklarının kullanılmasına ilişkin olarak sözleşmenin uygulanması aşamasında 4857 sayılı Kanunun 53, 54 ve 55 inci maddelerinde belirtilen hükümlere uyulup uyulmadığını kontrol edeceklerdir.” Hükmünün yer aldığını, Kamu İhale Tebliği'nde de yıllık ücretli izinli durumda olan çalışanlardan herhangi bir kesinti veya yerine ilave işçi temini ile ayrı ücret ödenmeyeceği hususunun netleştirildiğini,

Belediye ile Meltem Gıda Teks.Ins.Nak.Tur.Oto.Paz.San.ve Tıc.Ltd.ştı. arasında götürü bedel üzerinden Su İsale İrattı tamir ve bakımı, su saatlerinin sökülmesi ve endeks okuma işinin 01.01.2006 – 31.12.2006 dönemini kapsayacak şekilde ihale yoluyla verildiğini, 2005 yılında yüklenici firma olan GAPTEM Gıda Tem.Guv.San.Tic.Ltd.şti’nin Su İsale hattı tamir ve bakımı, su saatlerinin sökülmesi ve endeks okuma işinin devamı niteliğinde olduğunu,

İş Kanunu'nun 6. maddesinde; “İşyeri ve işyerinin bir bölümü hukuki bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile devralana geçer ….” denildiğini, yine aynı maddenin 2. bendinde; “Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren yanında işe başladığı tarihi göre işlem yapmakla yükümlüdür” denildiğini,

İş Kanunu'nun 23. maddesinde; “Süresi belirli olan veya olmayan sürekli iş sözleşmeleri ile bir işveren işine girmiş olan işçi, sözleşme süresinin bitmesinden önce yahut bildirim süresine uymaksızın işi bırakıp başka bir işverenin işine girerse, sözleşmenin bu surette feshinden ötürü işçinin sorumluluğu yanında ayrıca yeni işveren de sorumludur” denildiğini, bu maddenin a bendinde; “işçinin bu davranışına yeni işe girdiği işveren sebep olmuşsa†diye belirtildiğini,

Söz konusu durumun Meltem Gıda Teks.Ins.Nak.Tur.Oto.Paz.San.ve Tıc.Ltd.ştı. ile yeni sözleşme imzalanmasından kaynaklanmakta olup, bir önceki iş sözleşmesinin sona erdirilmesinin yeni sözleşme yapılmasından kaynaklandığını,

İş kanunu 32. maddesinin beşinci paragrafında; “İş sözleşmelerinin sona erdirilmesinde, işçinin ücreti ile sözleşme ve kanundan doğan para ile ölçülmesi mümkün menfaatlerinin tam olarak ödenmesi zorunludur” denildiğini,

Yapılan sözleşmede çalışanların yıllık izinlerinden kaynaklanan tutarların bu madde gereği ücretli izine isabet eden günlerinin çalışana ödenmesinin zorunlu olup Meltem Gıda Teks.Ins.Nak.Tur.Oto.Paz.San.ve Tıc.Ltd.ştı tarafından işçilere ödendiğini,

İş Kanunu'nun 53. maddesinde; “İşyerinde işe başladığı günden itibaren deneme süresi içinde olmak üzere en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir.” denildiğini, 54. maddesinde; “Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır. şu kadarki bir işverenin bu kanun kapsamına giren işyerlerinde çalışmakta olan işçilerin aynı işverenin işyerinde bu kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş oldukları sürelerde hesaba katılır ….” denildiğini, yine aynı maddenin üçüncü paragrafında ise “İşçinin gelecek izin hakları için geçmesi gereken bir yıllık hizmet süresi, bir önceki izin hakkının doğduğu günden başlayarak gelecek hizmet yılına doğru ve yukarıdaki fıkra ve 55. madde hükümleri gereğince hesaplanır …” hükmünün yer aldığını,

Meltem Gıda Teks.Ins.Nak.Tur.Oto.Paz.San.ve Tıc.Ltd.şti.'nin bünyesinde çalışan işçiler daha öncede Belediye işlerinde çalıştığı için bu işin ve dolayısıyla işçilerin Meltem Gıda Teks.Ins.Nak.Tur.Oto.Paz.San.ve Tıc.Ltd.ştı’ne devri söz konusu olduğunu, işçilerin eski çalışmalarının göz önüne alınarak uygulama yoluna gidildiğini,

İş Kanunu'nun 55. maddesinde; “Aşağıda yazılı süreler yıllık ücretli izin hakkinin hesabına çalışmış gibi sayılır” denildiğini ve aynı maddenin İ bendinde: â€œİşçilere evlenmelerinde 3 güne kadar, ana ve babalarının, eşlerinin, kardeşlerinin veya çocuklarının ölümünde 3 güne kadar verilecek izinler.†J bendinde: â€œİşveren tarafında verilen diğer izinler ile 65. madde ki kısa çalışma süreleriâ€

K bendinde: “Bu kanunun uygulaması sonucu olarak işçiye verilmiş bulunan yıllık ücretli izin süreleri.†İfadelerinin yer aldığını,

Maddede de açıkça belirtildiği üzere çalışanlara verilen bu izinlerin çalışılmış gibi sayıldığını,

Sonuç olarak;

1-Firmalar ile Belediye arasında yapılan sözleşme gereği bir önceki yılda çalışan sigortalıların 2006 dönemi yeni yapılan ihale gereği Belediye hizmetinde çalıştıklarını, Çalışanların kanuni haklarının Belediyeye ait işlerde 5 yıllık geriye kadar gittiğini, bu nedenle yıllık ücretli izin hesaplamasının yapılmış olmasından,

2-İş Kanunu’nun yukarıda belirtilen 32. maddesi gereği yıllık ücretli izin hakkının para ile ölçülen bir menfaat söz konusu olmasından;

3-İş Kanunu’nun yukarıda belirtilen 53 maddesi gereği çalıştırılan işçilerin yıllık ücretli izin haklarının mevcut olması ve işverenin çalıştırmasa dahi bu izinlere isabet eden ücretleri vermesinin zorunlu bulunmasından;

4-İş Kanunu’nun 55. maddesi gereği yıllık ücretli izin süresinin çalışılmış gibi sayılmasından;

Dolayı çalışanlara, bağlı oldukları kısım amir, şef, müdürlerinin işin ifa edilme durumuna göre verdikleri izinlere istinaden kısmi olarak yıllık ücretli izinlerin kullandırıldığını ve bu sürelerin Manisa Sigorta İl Müdürlüğü’ne verilen ekte sunulan belgelerden görüleceği üzere ücretli izin günü olarak aylık prim ve hizmet belgelerinde resmileştirildiğini,

Ücretsiz izinlerde veyahut alınan istirahatlarda çalışanın çalıştığı gün sayısının prim ve hizmet belgesinde eksik göründüğünü, buna örnek olarak 2006/Mart dönemi aylık prim hizmet belgesinde eksik çalışma söz konusu olup, buna istinaden çalışılan gün hesabına göre hakediş raporu düzenlendiğini ve tahakkuk ettirildiğini, İlamda belirtilen aylarda ise çalışanın herhangi bir gün eksiği bulunmadığının, aylık çalışma karşılığı (ücretli izinli gösterildiği ücretli izinler dahil olmak üzere) 30 gün üzerinden ücretinin tahakkuk ettirildiğinin ve çalışana ödendiğinin görüldüğünü,

Konunun yukarıda açıklanan nedenler ve kanun maddeleri gereği yeniden incelenmesini, kamu zararına sebebiyet verildiği belirtilen ilamda, yıllık ücretli izinlere karşılık ödenen ücretlerin 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve 4857 sayılı İş Kanunu gereği yasal zorunlulukların yerine getirilmesi olarak düzenlenen hakediş raporlarında herhangi bir usulsüz durumun bulunmadığını belirterek tazmin hükmünün kaldırılmasını istemiştir.

Sayıştay Savcılığı â€œİşe ait Teknik şartnamesinin 9 uncu maddesinde geçen “çalışılmayan günlerin parası ödenmez†hükmü, ücretli izinlere teşmil edilemez. Esasen şartnameler daha üst hukuk normu alan kanunlara aykırı olamaz.

Bu nedenlerle talebin kabul edilerek tazmin hükmünün sorumlu üzerinden kaldırılması uygun mütalaa olunmaktadır. †şeklinde görüş bildirmiştir.

4857 Sayılı İş Kanunu'nun 53. maddesinde; “İşyerinde işe başladığı günden itibaren deneme süresi içinde olmak üzere en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir.” denilmekte,

Kanun'un 54. maddesinde; “Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır. şu kadarki bir işverenin bu kanun kapsamına giren işyerlerinde çalışmakta olan işçilerin aynı işverenin işyerinde bu kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş oldukları sürelerde hesaba katılır ….” denilmekte, yine aynı maddenin üçüncü paragrafında ise “İşçinin gelecek izin hakları için geçmesi gereken bir yıllık hizmet süresi, bir önceki izin hakkının doğduğu günden başlayarak gelecek hizmet yılına doğru ve yukarıdaki fıkra ve 55. madde hükümleri gereğince hesaplanır …” hükmü yer almaktadır,

Aynı Kanunu'nun 55. maddesinde ise; “Aşağıda yazılı süreler yıllık ücretli izin hakkinin hesabına çalışmış gibi sayılır …..” denilmektedir.

 

Aynı maddenin İ bendinde: â€œİşçilere evlenmelerinde 3 güne kadar, ana ve babalarının, eşlerinin, kardeşlerinin veya çocuklarının ölümünde 3 güne kadar verilecek izinler.â€

J bendinde: â€œİşveren tarafında verilen diğer izinler ile 65. madde ki kısa çalışma süreleriâ€

K bendinde: “Bu kanunun uygulaması sonucu olarak işçiye verilmiş bulunan yıllık ücretli izin süreleri.†Hükümleri yer almaktadır.

4875 sayılı İş Kanunu hükümlerine göre aynı işyerinde bir yıldan fazla süre ile çalışan işçilere yıllık ücretli izin verilmesi zorunlu olup, yine aynı Kanun'a göre yıllık ücretli izin süreleri çalışılmış dönemden sayılmaktadır.

Dolayısıyla işe ait Teknik şartname'nin 9'uncu maddesinde geçen “çalışılmayan günlerin parası ödenmez†hükmünü ücretli izinlere teşmil etmek, yukarıda bahsedilen İş Kanunu hükümlerine aykırı olacaktır.

Ayrıca 4857 sayılı İş Kanunu'nun 60. maddesine dayanılarak yayınlanan 03.03.2004 tarih ve 25391 sayılı resmi gazetede yayınlanan Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği’nde işverence işçilere verilecek yıllık ücretli izinlerin usul ve esaslarının düzenlenmiş olup bu yönetmeliğin 4. maddesinde aynen;

“Yıllık Ücretli İzine Hak Kazanma

Madde 4 – İş Kanununun 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ile 54 üncü maddesindeki esaslar ve 55 inci maddesindeki durumlar göz önünde tutularak her işçinin yıllık ücretli izne hak kazandığı tarih bu Yönetmeliğin 20 nci maddesinde sözü geçen yıllık ücretli izin kayıt belgesine yazılır.

Yıllık izin süresinin ve izne hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçinin aynı işverene ait işyerlerinde çalıştığı süreler birleştirilir. şu kadar ki, bir işverenin bu Kanun kapsamına giren işyerinde çalışmakta olan işçilerin aynı işverenin işyerlerinde bu Kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş bulundukları süreler de hesaba katılır.

Aynı bakanlığa bağlı işyerleri ile aynı bakanlığa bağlı tüzel kişilerin işyerlerinde geçen süreler ve kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanun veya özel kanunla verilmiş yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar veya bunlara bağlı işyerlerinde geçen süreler de, işçinin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanmasında birleştirilerek göz önünde bulundurulur.†denilmektedir. Bu maddede belirtildiği üzere gerek kamu, gerek özel kuruluş olsun çalışanın yıllık ücretli izninin kullandırılması yasal bir zorunluluktur.

Kaldı ki 22.08.2009 tarihinde yayınlanan Kamu İhale Genel Tebliği'nin 78.25. maddesinde aynen; “İhale dokümanında günlük olarak belli sayıda personelin idarenin iş yerinde bulunması gerektiğine ilişkin düzenleme yapılan ihalelerde, 4857 sayılı Kanunun 55 inci maddesi uyarınca izne hak kazanan işçilerin izin hakları idarenin belirleyeceği takvim çerçevesinde kullandırılacak ve izin kullanan işçiler fiilen çalışan işçi sayısına dahil kabul edileceğinden, izin kullanan işçilerin yerine başka işçilerin getirilerek sayının tamamlanması talep edilmeyecektir. İdarelerin, ihale konusu işte çalıştırılması istenen personel sayısını bu hususu dikkate alarak belirlemeleri gerekmektedir. İdareler, yıllık ücretli izin haklarının kullanılmasına ilişkin olarak sözleşmenin uygulanması aşamasında 4857 sayılı Kanunun 53, 54 ve 55 inci maddelerinde belirtilen hükümlere uyulup uyulmadığını kontrol edeceklerdir.†denilerek yıllık ücretli izinli durumda olan çalışanlardan herhangi bir kesinti veya yerine ilave işçi temini ile ayrı ücret ödenmeyeceği belirtilerek bu husus netliğe kavuşturulmuştur.

Rapor eki hakediş belgeleri incelendiğinde; idare tarafından tutulan puantaj cetvellerinde işçilere verilen ücretli izinlerin gösterildiği, ayrıca bu sürelere ilişkin maaş ve diğer hakların yüklenici firma tarafından işçilere tam olarak ödendiği ve yine bu sürelere ilişkin sosyal güvenlik primlerinin tam olarak hesaplanıp Sosyal Güvenlik Kurumuna yatırıldığı görülmüştür. Diğer bir ifade ile ücretli izin günleri için yüklenici tarafından işçilere veya Sosyal Güvenlik Kurumuna herhangi bir eksik ödeme söz konusu değildir.

Bu itibarla, dilekçi iddialarının kabul edilerek 1067 sayılı ilamın 6. maddesi ile verilen tazmin hükmünün KALDIRILMASINA,  

Karar verildiği 24.04.2012 tarih ve 34889 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.


Bu sayfa 2542 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor