İdarenin deposundan temin edilen malların, için bu mesafeden daha uzak olan üretim yerinden nakliye bedeli ödenmesi kamu zararı oluşturacağı hakkında.
Sayıştay D:1
Tut No: 30704
T: 24.03.2009
426 sayılı ilamın 6. maddesi ile; hizmet alım işinde, daha önceden alınarak şantiyeye teslim edilmiş malzemeler için mükerrer nakliye bedeli ödendiği gerekçesiyle 35.025,85- YTL'ye tazmin hükmü verilmiştir.
Dilekçiler ortak dilekçelerinde; yaz dönemine rastlayan kanalizasyon arızasının çevre sağlığını tehdit ettiği için acil olarak tamirinin yaptırılmasının kaçınılmaz olduğunu, 4734 Sayılı Kamu İhale Kanununun 21/f maddesine göre “Denize Atan Atık Suların Bir Araya Toplanması 5 Nolu Bacaya Bağlanması İnşaatı İşçilik Hizmet Alımı İşi” için İhaleye çıkılıp, 29/08/2005 tarihinde yer teslimi yapıldığını, sözleşmenin 5 inci maddesinin iş tanımı bölümünde;
21-)Kırma taş nakli 84,939 m3
22-)Stabilize nakli 1781,272 m3
23-)Demir nakli 11,341 ton
Nakliye işinin ihale kapsamında olduğunu, bu iş ile ilgili belgeler incelendiğinde söz konusu ödemenin mükerrer olmayıp münhasıran ihale konusu işe ait olduğunun anlaşılacağını,
Belirterek, 426 sayılı ilamın 6. maddesi ile verilen tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmişlerdir.
19.08.2005 tarihli sözleşme kapsamında; denize akan atık suların bir araya toplanarak muayene bacasına terfi edilmesi için, makine kiralama ve işçilik hizmeti alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 21/F maddesi uyarınca pazarlık usulü ile yapılmıştır. İnşaatta kullanılan stabilize, kırmataş ve demir malzemeleri daha önce satın alınarak konulmuş olduğu idare deposundan yükleniciye verilmiştir.
İşin şartnamesinde söz konusu malzemelerin nakliyesi miktar olarak zikredilmiştir. Yüklenicinin teklif ettiği toplam 81.965,32 YTL üzerinden sözleşme imzalanmış ve bu tutar iş sonunda yükleniciye ödenmiştir. (Yüklenici her kalem için ayrı fiyat teklif etmiştir.)
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 21. maddesinde; “…Teknik görüşmeler sonucunda şartların netleşmesi üzerine bu şartları karşılayabilecek isteklilerden, gözden geçirilerek şartları netleştirilmiş teknik şartnameye dayalı olarak fiyat tekliflerini de içerecek şekilde son tekliflerini vermeleri istenir.
(a), (b) ve (c) bentlerine göre yapılacak ihalede, verilen son teklifler üzerinde fiyat görüşmesi yapılarak ihale sonuçlandırılır†denilmektedir.
şartnameye göre işin kapsamında, stabilize, kırmataş ve demir malzemelerinin nakli ile bunlara ait işçilikler yer almakta, bu malzemelerin bedelleri yer almamaktadır. Buradan bu malzemelerin idare tarafından teslim edileceği ve idare deposundan işyerine yüklenici tarafından nakledileceği anlaşılmaktadır. Verile emri ekindeki belgelerin incelenmesinde, nakliye bedeli ödenen mesafelerin demir için 550 km, stabilize için 30 km ve çimento için 91 km olduğu anlaşılmaktadır. Nakliye ödemesinin depo-şantiye değil de üretim yeri-şantiye mesafesine göre ödendiği anlaşılmaktadır. Adı geçen işte üç istekliden teklif istenmiş, ikisi yeterli görülmemiş, birisi ile de pazarlık yapılmıştır. 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 21. maddesi gereğince, bu aşamada idarenin nakliye ile ilgili olarak teklif edilen fiyatların uygun olmadığını pazarlık konusu yapması, yapılan işe ait gerçek bedelin yükleniciye ödenmesi için gereken özen ve dikkatin gösterilmesi gerekirdi. Ayrıca aynı müteahhitten, söz konusu işte kullanılan malzemelerin daha önce satın alındığı görülmektedir. Görevlilerin gerekli dikkat ve özeni göstermemesi sonucunda nakliye ödemelerinde idare zarara uğratılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle 426 sayılı ilamın 6.maddesiyle verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE, (Üye H. FİDAN'ın; “Müteahhit ile idare arasında imzalanan sözleşmede yer alan tutar yükleniciye ödenmiş olup, ortada fazladan ödenmiş bir tutar bulunmamaktadır. Sözleşmedeki eksikliklerle ilgili olarak yapılacak olan işlemler bellidir. Bu nedenle bağıtlanmış bir sözleşmeye dayalı olarak yapılan ödemeden dolayı, ödeme belgesinde imzası bulunan görevlilerin sorumlu tutulması da mevzuata uygun değildir. 426 sayılı ilamın 6. maddesi ile verilen tazmin hükmünün kaldırılması gerekir†şeklindeki azınlık oyuna karşı) oyçokluğu ile,
24.03.2009 tarihinde karar verildi.