YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Arabuluculuk Tutanağında edimlerin belirtilmemiş olmasının, arabuluculuk tutanağının geçersizliği sonucunu doğurabileceği hk.

Karar Özeti

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olayda taraflar arasında düzenlenen “Dava Şartı Arabuluculuk Tutanağı"ndaki edimlerin belirtilmemiş olması, dinlenen tanık beyanlarından ve Daireye gelen diğer işçilere ait dosyaların incelenmesinde aynı gün başka işçilerle de toplu görüşme yapılarak arabuluculuk tutanağının imzalandığının tespit edilmiş olması, tutanak içeriğinden arabulucuya kim tarafından başvurulduğunun anlaşılamaması, arabuluculukta anlaşmaya varılan ve hizmet süreleri farklı olan tüm işçilere matbu şekilde 5.000,00 TL ücret ödeneceğinin belirtilmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde; tutulan arabuluculuk tutanağının kanunun aradığı koşullara uygun olmadığının anlaşıldığı veMahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve kanuna aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Karar

 

9. Hukuk Dairesi         2024/6909 E.  ,  2024/8856 K.

 

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

 

SAYISI : 2022/1114 E., 2024/10 K.

 

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

 

İLK DERECE MAHKEMESİ : Doğubayazıt 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

 

SAYISI : 2021/510 E., 2022/162 K.

 

Taraflar arasındaki ihtiyari arabuluculuk tutanağının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

 

Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

 

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

 

I. DAVA

 

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tarafın işlettiği ... Tır Parkında müvekkili ile birlikte toplam 16 işçinin çalışması devam ederken davalı işverence tüm işçilere işten çıkarılma tehdidi altında 08.12.2020 tarihinde arabuluculuk anlaşma belgeleri imzalatılıp 23 gün geçtikten sonrada davalı işveren tarafından tır parkındaki tüm çalışanların tek taraflı olarak işlerine son verildiğini, ileri sürerek müvekkili ile birlikte çalışan işçilerin işten çıkarılma tehdidi ve işveren kontrolü altında arabuluculuk sürecindeki iradilik ilkesi bertaraf edilerek imzalatılan 08.12.2020 tarihli arabuluculuk anlaşma belgesinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

 

II. CEVAP

 

Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamış, yargılama aşamasında iddiaların kabul edilemez olduğunu, işçilik alacakları ile ilgili anlaşmaya varılarak arabuluculuk anlaşma belgesinin imzalandığını savunarak davanın reddini istemiştir.

 

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

 

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı, davalı tarafından işletilen tır tarkında çalışırken 08.12.2020 tarihinde arabuluculuk anlaşma belgesi imzalandığı, 31.12.2020 tarihinde de davacının işine son verildiği, davacının tutanaktaki imzaya itirazı bulunmadığı, arabuluculuk tutanağının sahteliği ya da iradenin fesada uğradığının kanıtlanması hâlinde tutanağa geçerlilik tanınamayacağı açık olup bu kapsamda dinlenen tanık beyanından aynı gün başka işçilerle de toplu görüşme yapılarak arabuluculuk tutanağının imzalandığı, tutanak içeriğinden, arabulucuya kim tarafından başvurulduğunun anlaşılamadığı gibi aynı gün saat 14.00'te görüşmenin anlaşmayla sona erdiğinin belirtildiği, 08.12.2020 tarihli arabuluculuk anlaşma tutanağının incelenmesinde; "işçi ve işveren ilişkisinden kaynaklanan tüm haklar, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, dini milli bayram ve genel tatil ücret alacağı, yıllık izin ücreti, agi, maddi manevi tazminat, maaş alacağı, işe iade (boşta geçen süre ve işe başlatmama tazminatları) ve sonuçları dahil olmak üzere tüm hususlar kapsamında işveren tarafından işçiye 5.000,00 TL bedel ödenmesi"nin kararlaştırıldığı ve taraflarca da kabul edildiği belirtilerek düzenlendiği, işçilik alacakları konusundaki uyuşmazlığa ilişkin arabuluculuk tutanağının düzenlendiği tarih dikkate alındığında, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri bir zamanda uyuşmazlık konusu olmadan ve işçinin başvurusu bulunmadan arabuluculuk tutanağı düzenlendiği, tanık beyanları ile de imzalamış oldukları belgenin arabuluculuk anlaşma tutanağı olduğunu bilmedikleri, işlerine devam etmek için işten çıkartılma korkusu ile imzaladıklarını beyan ettikleri dikkate alındığında ayrıca davacının arabulucuya usulüne uygun bir şekilde başvurusunun bulunmadığı, usulüne uygun bir şekilde arabuluculuk sürecinin yürütülmediği anlaşılmakla davacının iradesinin sakatlandığı, tutanağın geçerli olmadığı kanaatine varılarak davanın kabulü ile taraflar arasında akdedilen 08.12.2020 tarihli ihtiyari arabuluculuk tutanağının iptaline karar verilmiştir.

 

IV. İSTİNAF

 

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

 

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

 

B. İstinaf Sebepleri

 

Davalı vekili; tebligatın usule aykırı olduğunu, arabuluculuk başvurusunun müvekkili Şirket tarafından yapıldığını, ancak başvuru öncesinde davacı ile görüşüldüğünü ve tek tarafın başvuru yapacağı konusunda anlaşıldıktan sonra başvuru yapıldığını, arabuluculuk müzakerelerinin davacının iddia ettiği gibi toplu yapılmayıp Şirkette çalışmakta olan her bir işçi ile ayrı ayrı yapıldığını, davacı ve diğer işçilerin arabuluculuk süreci içerisine zorla dâhil edilmesi gibi bir durum olmadığını, bütün tarafların kendi ... iradeleri ile arabuluculuk sürecine dâhil olduklarını ve her iki tarafın kendi ... iradeleri ile anlaşma sağlandığını, davacının iddia ettiği gibi 16 kişiye aynı anda anlaşma belgesi düzenlenmediğini, hatta 16 kişiyle anlaşma da sağlanamadığını, müvekkili Şirketin davacının çalışmakta olduğu işyerini ... Tekstil İnşaat Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.ne devretme kararı aldığını, bu karar sonrasında işçilerin ileride yönünden herhangi bir hak kaybına sebebiyet verilmemesi açısından işçilerle görüşme yaptıklarını, işçilerin birçoğu müvekkili Şirkette çalıştıkları döneme ait haklarını talep ettiklerinden arabuluculuk vasıtası ile anlaşma sağlandığını, davacının iddia ettiği gibi herhangi bir işten çıkarma tehdidi bulunmadığını, çalışmaya devam eden işçiler olduğu gibi bir kısım işçi ile de yeni işverenin şartları uyuşmadığından iş sözleşmelerinin sonlandırıldığını, müvekkili Şirket ile bir bağlantısı bulunmadığını, müvekkili Şirketin söz konusu işletmeyi 25.11.2020 tarihinde devrettiğini, Mahkeme tarafından 08.12.2020 tarihinde arabuluculuk anlaşma belgelerinin imzalandığı, işçilerin iş çıkışlarının da 31.12.2020 tarihinde verildiğinden dolayı, herhangi bir uyuşmazlık yok iken arabuluculuk işlemlerinin yapıldığı değerlendirilmiş ise de sigortalılığın çalışmış olmaya veya çalışmış olmamaya delil olmayacağını, tanıkların dahi arabuluculuk anlaşma tutanağı imzaladıktan sonra çalışıldığına ilişkin herhangi bir beyanda bulunmamış olmalarına rağmen Mahkemece bu yönde yapılan değerlendirmenin de hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

 

C. Gerekçe ve Sonuç

 

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olayda taraflar arasında düzenlenen “Dava Şartı Arabuluculuk Tutanağı"ndaki edimlerin belirtilmemiş olması, dinlenen tanık beyanlarından ve Daireye gelen diğer işçilere ait dosyaların incelenmesinde aynı gün başka işçilerle de toplu görüşme yapılarak arabuluculuk tutanağının imzalandığının tespit edilmiş olması, tutanak içeriğinden arabulucuya kim tarafından başvurulduğunun anlaşılamaması, arabuluculukta anlaşmaya varılan ve hizmet süreleri farklı olan tüm işçilere matbu şekilde 5.000,00 TL ücret ödeneceğinin belirtilmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde; tutulan arabuluculuk tutanağının kanunun aradığı koşullara uygun olmadığının anlaşıldığı veMahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve kanuna aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

 

V. TEMYİZ

 

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

 

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

 

 

B. Temyiz Sebepleri

 

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği gerekçelere dayanarak ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

 

C. Gerekçe

 

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

 

Uyuşmazlık, dava konusu ihtiyari arabuluculuk tutanağının iptaline ilişkindir.

 

2. İlgili Hukuk

 

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

 

2. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 3, 8, 9, 11, 13, 14, 15, 16, 17 ve 18 inci maddeleri.

 

3. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 30 ila 39 uncu maddeleri.

 

 

3. Değerlendirme

 

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

 

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

 

VI. KARAR

 

Açıklanan sebeple;

 

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

 

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

 

 

22.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 145 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor