YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Örgütün dershanelerine gidilmesinin, örgüt üyesi olduğunu ispat yönünde yeterli delil teşkil etmeyeceği hk.

Karar Özeti

 

Dosya kapsamına göre, itiraza konu edilen bir takım beyanlar ve 2010-2012 yıllarında gitmiş olduğu dershane kampına katılmasının sanığın örgüt hiyerarşisine dahil olduğunu ortaya koymaya yeterli olmadığı, başka bir örgüt mensubu ile ardışık ya da periyodik, sistematik bir biçimde aranmamış olması dikkate alındığında silahlı terör örgütü üyeliği suçunu işlediği sabit olmayan sanığın CMK'nın 223/2-e maddesi gereğince beraatine dair kararın isabetli olduğunun anlaşılması nedeniyle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.

Karar

 

3. Ceza Dairesi         2024/4160 E.  ,  2024/5594 K.

 

 

İNCELENEN KARARIN

 

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

 

SAYISI : 2020/846 E., 2021/140 K.

 

SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma

 

HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi

 

İTİRAZNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

 

İTİRAZA KONU KARAR : Onama

 

İTİRAZ EDEN : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

 

Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 12.12.2023 tarihli ve 2022/33316 Esas, 2023/10522 sayılı Kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.03.2024 tarihli ve 3 - 2021/45086 sayılı itirazı üzerine yapılan inceleme neticesinde;

 

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 308 inci maddesinin birinci fıkrasında aleyhe itiraz başvurusu üzerine dava dosyası, aynı Kanun’un 308 inci maddesinin ikinci fıkrası gereği Dairemize gönderilmekle, gereği düşünüldü:

 

I. İTİRAZ SEBEPLERİ

 

UYAP örgütlü suçlar bilgi bankasında yapılan araştırma, sanık savunması ve tüm dosya kapsamı birlikte ele alındığında,

 

Sanığın uzman çavuş olarak görev yapmış olması ve TSK içindeki mensuplarındaki mahremiyetin ankesör/sabit hatlardan arama suretiyle sağlandığının da bu yöndeki soruşturma ve raporlardan anlaşılması karşısında, sanığın bağlı bulundugu üs komutanlıklarına bildirdigi cep telefonları ile bunlar haricinde operasyonel hat kullanıp kullanmadıgının tespiti açısından, hesaplarının bulunduğu banka, elektrik ve su idaresi, ÖSYM gibi kurumlara bildirmis olduğu başkaca cep telefonu hattı bulunup bulunmadıgı sorularak, söz konusu operasyonel hat kullanımının tespiti halinde bu hatta ilişkin varsa sabit/ankesörlü hatlardan irtibat kurma yöntemine iliskin emniyet birimlerince düzenlenen kisisellestirilmis ayrıntılı analiz raporlarının temin edilmesi, bununla birlikte Emniyet kayıtlarının yanı sıra BTK’dan alınan baz istasyonunu gösterir HTS kayıtlarının “0” saniyeli çagrılar da dahil olmak üzere getirilmesi; sanığın görev yaptığı şehirlerde sabit/ankesörlü hatlardan ardışık arama kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa buna iliskin analiz raporlarının istenilmesi, UYAP örgütlü suçlar bilgi bankasında sanık hakkında herhangi bir beyan yahut ifade olup olmadıgı arastırılarak bulunması halinde beyan ve ifadelerin onaylı örneklerinin dosya arasına getirtilmesi ile elde edilen tüm bilgi ve belgelerin 5271 sayılı Kanun’un 217 nci maddesi uyarınca durusmada sanık ve müdafiine okunarak, diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekmesi,

 

Karşısında hükmün onanmasına ilişkin Yüksek Dairenizin kararı hukuka aykırı görülmekle sanık aleyhine 5271 sayılı Kanun’un 308 inci maddesi uyarınca itiraz olağanüstü kanun yoluna başvurulmuştur

 

II. GEREKÇE

 

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;

 

Ayrıntıları, Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 Karar sayılı ilamında açıklandığı üzere;

 

Örgüt üyesi, örgüt amacını benimseyen, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olan ve bu suretle verilecek görevleri yerine getirmeye hazır olmak üzere kendi iradesini örgüt iradesine terk eden kişidir. Örgüt üyeliği, örgüte katılmayı, bağlanmayı, örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi ifade etmektedir. Örgüt üyesi örgütle organik bağ kurup faaliyetlerine katılmalıdır. Organik bağ, canlı, geçişken, etkin, faili emir ve talimat almaya açık tutan ve hiyerarşik konumunu tespit eden bağ olup, üyeliğin en önemli unsurudur. Örgüte yardımda veya örgüt adına suç işlemede de, örgüt yöneticileri veya diğer mensuplarının emir ya da talimatları vardır. Ancak örgüt üyeliğini belirlemede ayırt edici fark, örgüt üyesinin örgüt hiyerarşisi dahilinde verilen her türlü emir ve talimatı sorgulamaksızın tamamen teslimiyet duygusuyla yerine getirmeye hazır olması ve öylece ifa etmesidir.

 

Silahlı örgüte üyelik suçunun oluşabilmesi için örgütle organik bağ kurulması ve kural olarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerin bulunması aranmaktadır. Ancak niteliği, işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, örgütün amacı ve menfaatlerine katkısı itibariyle süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk özelliği olmasa da ancak örgüt üyeleri tarafından işlenebilen suçların faillerinin de örgüt üyesi olduğunun kabulü gerekir. Örgüte sadece sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir (Evik, Cürüm işlemek için örgütlenme, Syf 383 vd.).

 

Örgüt üyesinin, örgüte bilerek ve isteyerek katılması, katıldığı örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmesi, onun bir parçası olmayı istemesi, katılma iradesinin devamlılık arz etmesi gerekir. Örgüte üye olan kimse, bir örgüte girerken örgütün kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla kurulan bir örgüt olduğunu bilerek üye olmak kastı ve iradesiyle hareket etmelidir. Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak suçu için de saikin "suç işlemek amacı" olması aranır (Toroslu özel kısım syf.263-266, Alacakaptan Cürüm İşlemek İçin Örgüt syf. 28, Özgenç Genel Hükümler syf.280).

 

Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;

 

Dosya kapsamına göre, itiraza konu edilen bir takım beyanlar ve 2010-2012 yıllarında gitmiş olduğu dershane kampına katılmasının sanığın örgüt hiyerarşisine dahil olduğunu ortaya koymaya yeterli olmadığı, başka bir örgüt mensubu ile ardışık ya da periyodik, sistematik bir biçimde aranmamış olması dikkate alındığında silahlı terör örgütü üyeliği suçunu işlediği sabit olmayan sanığın CMK'nın 223/2-e maddesi gereğince beraatine dair kararın isabetli olduğunun anlaşılması nedeniyle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.

 

III. KARAR

 

1.Gerekçe bölümünde belirtilen nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı İTİRAZININ oy birliğiyle REDDİNE,

 

2.5271 sayılı Kanun’un 308 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 12.12.2023 tarihli ve 2022/33316 Esas, 2023/10522 sayılı onama Kararı ile ilgili itirazı incelemek üzere dava dosyasının, Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

 

24.04.2024 tarihinde karar verildi.


Bu sayfa 111 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor