YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Matrah artırımında bulunan mükellefe sahte fatura kullandığı gerekçesi ile vergi tarh ettirilip vergi cezası kesilebilir mi?

Karar

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2019/3810 E.  ,  2022/2905 K.

 

T.C.

 

D A N I Ş T A Y

 

ÜÇÜNCÜ DAİRE

 

Esas No : 2019/3810

 

Karar No : 2022/2905

 

 

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Müdürlüğü

 

VEKİLİ : Av. ...

 

KARŞI TARAF (DAVACI) : ...

 

VEKİLİ : Av. ...

 

İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin ... Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:.., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

 

YARGILAMA SÜRECİ :

 

Dava konusu istem: 2013 yılı için 6736 sayılı Yasa kapsamında katma değer vergisi yönünden matrah artırımında bulunan davacı adına, alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiği yolundaki saptamaları içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak değinilen faturalara dayalı indirimlerin reddi ve 2012 yılının Aralık döneminden izleyen döneme devreden indirilecek katma değer vergisinin azaltıldığı da gözetilerek yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca 2013 yılının Ocak ila Haziran dönemleri için re'sen salınan üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesi 1. bendi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.

 

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: 19/08/2016 tarih ve 29806 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanunun 5. maddesinin 7. fıkrasında; bu maddeye göre matrah veya vergi artırımında bulunulmasının, bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce başlanılmış olan vergi incelemeleri ile takdir işlemlerine engel teşkil etmeyeceği, ancak, artırımda bulunan mükellefler hakkında başlanılan vergi incelemeleri ve takdir işlemlerinin, bu maddenin birinci fıkrasının (ı) bendi ve üçüncü fıkrasının (e) bendi hükümleri saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun yayımlandığı tarihi izleyen ayın başından itibaren bir ay içerisinde sonuçlandırılamaması hâlinde, bu işlemlere devam edilmeyeceği, bu süre içerisinde sonuçlandırılan vergi incelemeleri ile ilgili tarhiyat öncesi uzlaşma taleplerinin dikkate alınmayacağı, inceleme veya takdir sonucu tarhiyata konu matrah veya vergi farkı tespit edilmesi hâlinde, inceleme raporları ile takdir komisyonu kararlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettiği tarihten önce artırımda bulunulmuş olması şartıyla inceleme ve takdir sonucu bulunan farkın, bu maddenin birinci, ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri ile birlikte değerlendirileceği, inceleme ve takdir işlemlerinin sonuçlandırılmasından maksadın, inceleme raporları ve takdir komisyonu kararlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettirilmesi olduğu hükmü yer verildiği, bu Kanuna dayanılarak düzenlenen ve 23/08/2016 tarih ve 29810 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1 Seri No'lu Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 6736 sayılı Kanun Genel Tebliği'nin, Matrah ve Vergi Artırımına İlişkin Ortak Hükümler başlıklı (E) bölümünün, Takdir Komisyonlarına Sevk Edilmiş veya Haklarında Vergi İncelemesine Başlanılmış Mükelleflerin Durumu başlıklı 2. maddesinin (ba) alt bendinde, mükellefler inceleme raporları ile takdir komisyonu kararlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettiği tarihten önce matrah artırımında bulunmuş ise inceleme ve takdir sonucu bulunan matrah farkı ile mükelleflerin bu Kanunun 5. maddesi hükümlerine göre artırdıkları matrahların birlikte değerlendirileceği, bu değerlendirme sonucu mükellefin ilgili yıllarda artırılan matrah tutarlarının, vergi incelemeleri veya takdir komisyonu kararlarına göre o yıl için belirlenen matrah farkından fazla veya bu tutar kadar olması durumunda mükellef hakkında ayrıca vergi incelemeleri veya takdir komisyonu kararlarına göre vergi tarhiyatı yapılmayacağı ve ceza uygulanmayacağı kuralının yer aldığı, davacının faturalarını kayıtlarına aldığı ... Kimya Mimarlık Temizlik Reklam Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve ... hakkındaki saptamalardan, düzenledikleri faturaların gerçeği yansıtmadığı sonucuna varıldığından, bu faturalara konu indirimlerin reddi ile 2012 yılından izleyen döneme devreden katma değer vergisi indiriminin bulunmadığı dikkate alınarak oluşturulan beyan tablosu uyarınca tarhiyat yapılmasında hukuka aykırılık bulunmamakla birlikte, davacı tarafından 22/09/2016 tarihli bildirim ile uyuşmazlığa konu dönemle ilgili olarak 6736 sayılı Kanun kapsamında katma değer vergisi yönünden vergi artırımında bulunulduğu, dava konusu cezalı tarhiyatın dayanağı vergi inceleme raporunun ise 28/09/2016 tarihinde vergi dairesine kayıtlarına girdiği, davacı tarafından artırılan vergi tutarlarının vergi inceleme raporunda tarhı önerilen vergi miktarlarını karşıladığı görüldüğünden davacı adına tarhiyat yapılması ve ceza kesilmesine imkan bulunmadığı, somut bir saptama olmaksızın kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle dava konusu tarhiyat ve özel usulsüzlük cezası kaldırılmıştır.

 

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

 

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Haklarında sahte fatura düzenledikleri yönünde vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerden alınan faturalara dayalı indirimlerin reddi suretiyle yapılan dava konusu tarhiyatta ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

 

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Hukuki dayanaktan yoksun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

 

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

 

Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

 

İNCELEME VE GEREKÇE:

 

MADDİ OLAY :

 

Uyuşmazlığa konu dönem için 6736 sayılı Yasa kapsamında 22/09/2016 tarihli bildirim ile katma değer vergisi yönünden vergi artırımında bulunan davacı adına, vergi dairesi kayıtlarına 28/09/2016 tarihinde giren ve alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiği yolundaki saptamaları içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak değinilen faturalara dayalı indirimlerin reddi ile 2012 yılının Aralık döneminden izleyen döneme devreden indirilecek katma değer vergisinin bulunmadığı dikkate alınarak yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca dava konusu tarhiyatın yapıldığı ve özel usulsüzlük cezası kesildiği anlaşılmıştır.

 

İLGİLİ MEVZUAT:

 

213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin 1. bendinde verilmesi ve alınması icap eden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi, alınmaması veya düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmesi halinde; bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların her birine, her bir belge için bu belgelere yazılması gereken meblağın veya meblağ farkının %10'u nispetinde özel usulsüzlük cezası kesileceği hükme bağlanmıştır.

 

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

 

Temyiz istemine konu edilen Vergi Dava Dairesi kararının; tarhiyatın kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle Dairemizce de uygun bulunmuştur.

 

213 sayılı Kanun'un 353. maddesinin 1. bendi, fatura veya benzeri belge verilmemesi, alınmaması ve diğer şekil ve usul hükümlerine uyulmamasına ilişkin özel usulsüzlükler ve cezalarını düzenlemektedir. Sözü edilen maddede öngörülen bu düzenleme ile mükelleflerin vergilendirme işlemlerinin kayıt ve belge düzenine uygun yürütülmesinin sağlanması amaçlanmıştır.

 

Harcamaların sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı faturalarla belgelendirilmesi, 213 sayılı Kanunun 353. maddesinin 1. bendinde özel usulsüzlük cezası kesilmesi gereken eylemler arasında gösterilmediği için kesilen cezanın maddenin öngörülüş amacına uygun düşmediği dikkate alındığında, Vergi Mahkemesi kararının özel usulsüzlük cezasının yazılı gerekçeyle kaldırılması yolundaki hüküm fıkrasına yöneltilen davalı idare istinaf başvurusunun reddinde sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.

 

KARAR SONUCU:

 

Açıklanan nedenlerle;

 

1. Temyiz isteminin kısmen reddine,

 

2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının; üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisine ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,

 

3. Kararın; özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,

 

4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 13/06/2022 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

 

(X)-KARŞI OY :

 

2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 23. maddesinde, Danıştayın temyiz mercii olarak görevinin, bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması şeklinde ortaya çıkan hukuka aykırılıkların denetimini yapmakla sınırlı olduğu kurala bağlanmıştır.

 

İdari işlemlerin yargısal denetiminin hukuka uygunluk denetimi ile sınırlı olması karşısında bu denetimin maddi olayı da kapsadığının kabulü gerekir. Şöyle ki idari davaya konu işlemler, dayandığı, düzenlediği olaydan soyutlanmış olarak yargılamaya konu edilemez. Birçok idari uyuşmazlıkta maddi olanla hukuki olan arasında bir ayrım yapmak mümkün olmayabilir.

 

İdari davalarda inceleme konusu olan hukuki işlem niteliğindeki bir idari işlemdir. Hukuki işlemin incelenmesi, işlemin dayanağı durumunda bulunan maddi olaydan bağımsız bir inceleme değildir.

 

Adli yargıda maddi olay incelemesi yapılırken nasıl ki olayın subuta erip ermediği incelenerek bir sonuca ulaşılıyor ise idari yargıda da idarelerce tesis edilen işlemlerin dayanağını teşkil eden maddi olayın irdelenerek sonuca ulaşılması esastır.

 

213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesinde, sahte belge "gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belge" olarak tanımlanmaktadır.

 

Davacının bir kısım alımlarını sahte faturayla belgelendirdiği yolunda tespitler içeren vergi inceleme raporuna istinaden yapılan tarhiyatın ve kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle açılan davayı sonuçlandıran Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin Bölge İdare Mahkemesi Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen temyiz istemi hakkında, faturaların temin edildiği mükellefler hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarındaki tespitler değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyorum.


Bu sayfa 328 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor