Takibe konu çekte yer alan kaşe imzanın borçlunun elinden çıkmış ıslak imza olmaması halinde, imza unsurunu içermeyen takip konusu çek, kambiyo senedi vasfını haiz çek niteliğinde olmayacağından, İİK'nın 170/a-2. maddesi gereğince istemin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi ve bu halde İİK'nın 170/a. maddesinde tazminat ve para cezası öngörülmemiş olduğundan borçlu lehine tazminata ve para cezasına hükmedilmemesi gerekir.
12. Hukuk Dairesi 2023/8887 E. , 2024/1561 K.
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı/alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, takip dayanağı çek üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek takibin durdurulmasını talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince, imzaya itirazın kabulüne, takibin borçlu yönünden durdurulmasına, alacaklı aleyhine asıl alacağın %20'si oranında tazminat ile %10'u oranında para cezasına hükmedildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece takip konusu çekte keşideci-aval veren konumunda olan borçlunun imza incelemesi hususunda bilirkişiden rapor alınmış, 20.04.2022 tarihli bilirkişi raporunda; "... çek üzerinde bulunan keşideci imzasının ve çekin sol alt kısmındaki avalimdir ... içerikli yazıların sağ tarafında atılı bulunan imzanın ... elinden çıkmadığı (hakiki imzaların model alınması suretiyle adına sahte olarak atıldığı) ..." belirtilmiş ve mahkemece bu bilirkişi raporu esas alınarak takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
6102 Sayılı TTK'nın 780/1-f maddesine göre takip konusu belgenin çek vasfını taşıması için; düzenleyenin imzasını ihtiva etmesi zorunludur. Anılan maddede sorumluluk için sadece imzadan sözedilmiş, birden fazla imzanın bulunması koşul olarak öngörülmemiştir. 6098 Sayılı TBK. nun 15. maddesine göre ise, " imzanın borç altına girenin el yazısıyla atılması zorunludur. Güvenli elektronik imza da, el yazısıyla atılmış imzanın bütün hukuki sonuçlarını doğurur. İmzanın el yazısı dışında bir araçla
atılması, ancak örf ve âdetçe kabul edilen durumlarda ve özellikle çok sayıda çıkarılan kıymetli evrakın imzalanmasında yeterli sayılır...".
Takibe konu çekte yer alan kaşe imzanın borçlunun elinden çıkmış ıslak imza olmaması halinde, imza unsurunu içermeyen takip konusu çek, kambiyo senedi vasfını haiz çek niteliğinde olmayacağından, İİK'nın 170/a-2. maddesi gereğince istemin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi ve bu halde İİK'nın 170/a. maddesinde tazminat ve para cezası öngörülmemiş olduğundan borçlu lehine tazminata ve para cezasına hükmedilmemesi gerekir.
O halde, İlk Derece Mahkemesince, bilirkişi tarafından da imzanın sahte oluşturulduğunun tespit edilmiş olmasına göre, çekteki imzanın ıslak imza mı yoksa kaşe imza mı olduğu hususunda yeniden rapor alınarak, temyiz edenin sıfatı-aleyhe hüküm verme yasağı dikkate alınarak, yukarıda açıklandığı şekilde oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ :
Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı
HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 20.09.2023 tarih ve 2022/2451 Esas 2023/2150 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Antalya 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 28.06.2022 tarih ve 2021/486 Esas - 2022/472 Karar sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 21.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.