Kasten yaralamada, olayın tek görgü tanığı olan kişinin kovuşturma aşamasında da tanık sıfatıyla beyanının alınmasının gerektiği hk. (BAM)

Karar

 

ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

 

1. CEZA DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2016/109

 

Karar Numarası: 2016/93

 

Karar Tarihi: 24.11.2016

 

Yerel mahkemece verilen hükümlere karşı istinaf yoluna başvurulmakla dosya görüşüldü:

 

A) Sanığın adli sicil kaydından, Konya 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2013/108-93 sayılı ve Konya 11. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2013/510-26 sayılı kararları ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, hüküm fıkrasında bu kararlar ile ilgili olarak mahkemelerine ihbarda bulunulmasına karar verilmediği anlaşılmış ise de, mahkemesince ihbarda bulunulması mümkün görülmüştür.

 

B) Sanığın istinaf dilekçesinin kapsamına göre, mağdur A.'ı tehdit suçundan verilen beraat hükmüne yönelik istinaf talebi bulunmadığı değerlendirilmekle, sanık M.'nın kasten yaralama ve hakaret suçlarına hasren inceleme yapılmıştır.

 

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, toplanan deliller ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;

 

1) Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hüküm yönünden;

 

Sanığın mağdura karşı hakaret suçunun kovuşturulmasının şikayete bağlı olması, mağdur A.'ın yargılama sırasında şikayetten vazgeçmesi ve sanığın da şikayetten vazgeçmeyi kabul etmesi karşısında, kamu davasının düşürülmesine ilişkin mahkeme kararında düzeltme nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, CMK'nın 280/1-a maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak;

 

a) Hüküm fıkrasında kamu davasının düşürülmesine TCK'nın 73/4 maddesi uyarınca karar verildiği görülmekle, hüküm fıkrasının mahsus bölümünde "TCK'nın 73/4 maddesi" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve CMK'nın 223/8 maddesi" ibaresinin eklenmesine,

 

b) Sanık hakkında hakaret suçundan açılan kamu davası ile ilgili düşme kararı verildiği halde, hüküm fıkrasında "kamu davalarının ayrı ayrı düşürülmesine" karar verildiği anlaşılmakla, hüküm fıkrasındaki "sanık hakkında açılan kamu davalarının ayrı ayrı düşürülmesine" ibaresinin "sanık hakkında açılan kamu davasının düşürülmesine" şeklinde değiştirilmesine,

 

Karar verilmek suretiyle hakaret suçundan kurulan hükmün DÜZELTİLMESİNE, sanığın istinaf başvurusunda ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden, CMK'nın 280/1-a maddesi uyarınca İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,

 

2) Sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hüküm yönünden;

 

a) Olayın tek görgü tanığı olan ve soruşturma aşamasında ifadesi alınan "İ. T.'nin" tanık sıfatıyla çağrılıp, usulüne uygun beyanı alınmadan karar verilmesi suretiyle hüküm için önemli olan hususlarda mahkeme kararı ile savunma hakkının sınırlandırılmış olması,

 

b) Kabule göre de;

 

aa) Sanık savunmasında, suçu mağdurdan kaynaklanan haksız fiilin etkisi altında işlediğini savunmuş olmakla, haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışmasız bırakılması,

 

bb) Mükerrir sanık hakkında TCK'nın 58. maddesinin uygulanmasında hükme esas alınan Konya 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2014/446-626 sayılı ilamının kesinleşme

tarihinin suç tarihinden sonra olduğunun gözetilmemesi,

 

cc) Sanık hakkında hapis cezasına hükmedildiği halde, TCK'nın 53. maddesi uyarınca belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verilmemesi,

 

Usule aykırı ve istinaf başvurusunda bulunan sanığın istinaf nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden sanık M. P. hakkındaki kasten yaralama suçundan kurulan hükmün CMK’nın 289/1-h, 280/1-b maddeleri uyarınca BOZULMASINA,

 

Dosyanın yeniden incelenmek ve hükmolunmak üzere hükmü bozulan ilk derece mahkemesine gönderilmesine,

 

Sanık M.'nın hakaret suçu yönünden CMK'nın 286/2-g maddesi uyarınca kesin olmak üzere,

 

Sanık M.'nın kasten yaralama suçu yönünden CMK'nın 286/1 maddesi uyarınca kesin olmak üzere 24.11.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bu sayfa 53 kez görüntülendi.