YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Hakem heyeti tarafından karara esas kabul edilen rapor ile davalı tarafından alınan rapor arasında fahiş derecede farklı maluliyet oranları bulunması halinde, çelişki giderilmeden karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği hk.

Karar Özeti

Hakem Heyeti tarafından karara esas kabul edilen rapor ile davalı tarafından alınan medikal firma raporunun aynı (kaza tarihinde yürürlükte olan 11.10.2008 tarihli) yönetmeliğe göre düzenlendiği, ancak yaralanma derecesi ve maluliyet oranı bakımından birbirinden çok farklı tespitler yapıp, fahiş derecede farklı maluliyet oranı belirlediği dikkate alındığında, iki rapor arasındaki açık çelişkinin giderilmesi gerektiği gözetilmelidir. Raporlar arasındaki açık çelişki giderilmeden karar verilmesi, eksik inceleme niteliği taşımaktadır.


Açıklanan nedenlerle; davacının kazadaki yaralanmasına ilişkin olup da dosya kapsamında yer almayan eksik tüm tedavi (özellikle sağ patella (diz kapağı) kırığına ilişkin olan) belgelerinin toplanması; daha sonra, en yakın üniversite hastanesinin adli tıp anabilim dalı başkanlığından, raporlardaki "davacının kazadan hemen sonraki muayenesinde sağ patella kırığı tespit edilmiş olmakla birlikte sonraki radyolojik izlemlerinde kırık olmadığı tespiti yapıldığına" ilişkin ifadeler dikkate alınmak ve davacının muayenesi de yapılmak suretiyle, kazada sağ patella kırığı oluşup oluşmadığının saptanması; kaza ile illiyet bağı içindeki rahatsızlıklara dair maluliyet oranının 11.10.2008 tarihli Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği'ne göre belirlenmesi için, raporlar arası çelişkiyi gideren denetime elverişli bir rapor alınması ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

 

Karar

 

4. Hukuk Dairesi         2021/5431 E.  ,  2021/7350 K.

 

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
 

Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davanın kabulüne ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

 

-K A R A R-

 

Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın davacının yolcu olarak bulunduğu araca çarpmasıyla oluşan kaza sonucunda davacının yaralanıp % 11,3 oranında malul kaldığını, davalı tarafından 17.10.2016'da yapılan 10.847,00 TL'lik ödemenin yetersiz olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000,00 TL. tazminatın 27.09.2016 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 31.03.2017 tarihli ıslah dilekçesiyle taleplerini 75.322,00 TL'ye yükseltmiştir.

 

Davalı vekili; ödemeyle sorumluluklarının son bulduğunu, maluliyet oranını kabul etmediklerini de belirterek davanın reddini savunmuştur.

 

Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; davanın kabulü ile 75.322,00 TL bakiye maluliyet tazminatının 17.10.2016 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

 

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine; özellikle, karara esas alınan tarihsiz aktüer raporunun İHH tarafından davalı vekilinin bildirdiği e mail adresine tebliğ edildiği anlaşıldığından, bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının yerinde görülmemesine göre, davalı vekilinin diğer tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

 

2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.

 

5271 sayılı CMK'nın 253/19. maddesinde "...uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır" hükmü yer almakta olup, anılan düzenleme gereği, uzlaşma raporu düzenlenmekle davacının tazminat davası açma hakkı ortadan kalkar. Uzlaşma raporu, ilam mahiyetinde olacağından, aksinin aynı kuvvetteki belge ile ispatlanması gerekir.

 

23.09.2012 tarihinde çift taraflı trafik kazasına karışan araçlardan birinde yolcu olup kazada yaralanan davacı, karşı aracın trafik sigortacısı olan davalıdan tazminat isteminde bulunmuş; Hakem Heyeti tarafından davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava dosyası içinde ceza soruşturmasına ilişkin belgeler bulunmamakla birlikte, davalı vekilinin temyiz dilekçesinde; ... C. Başsavcılığı'nın 2012/98970- 2012/41 sayılı dosyasında, davacının zarara neden olanlarla uzlaştığı ve ceza soruşturmasında bu nedenle "kamu davası açılmasının ertelenmesi" kararı verildiği beyan edilmiştir.

 

Açıklanan nedenlerle; ... C. Başsavcılığı'nın 2012/98970- 2012/41 sayılı dosyasının getirtilmesi ve davacının imzaladığı uzlaşma belgesi olup olmadığının denetlenmesi ile CMK'nın 253/19. maddesine göre değerlendirme yapılması gerektiğinden, kararın bozulması gerekmiştir.

 

Kabule göre

 

3-Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Sözkonusu belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.

 

Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak 9 Eylül Üniversitesi Uygulama Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 24.08.2016 tarihli raporda, davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti % 11,3; davalı tarafından medikal firmadan alınan 06.10.2016 tarihli raporda ise, % 5,1 olarak belirlenmiştir. Anılan bu raporların, davacının kaza nedeniyle sağ diz kapağında kırık oluşup oluşmadığı noktasında birbiriyle çelişkili tespitler içerdiği görülmektedir.

 

Hakem Heyeti tarafından karara esas kabul edilen rapor ile davalı tarafından alınan medikal firma raporunun aynı (kaza tarihinde yürürlükte olan 11.10.2008 tarihli) yönetmeliğe göre düzenlendiği, ancak yaralanma derecesi ve maluliyet oranı bakımından birbirinden çok farklı tespitler yapıp, fahiş derecede farklı maluliyet oranı belirlediği dikkate alındığında, iki rapor arasındaki açık çelişkinin giderilmesi gerektiği gözetilmelidir. Raporlar arasındaki açık çelişki giderilmeden karar verilmesi, eksik inceleme niteliği taşımaktadır.

 

Açıklanan nedenlerle; davacının kazadaki yaralanmasına ilişkin olup da dosya kapsamında yer almayan eksik tüm tedavi (özellikle sağ patella (diz kapağı) kırığına ilişkin olan) belgelerinin toplanması; daha sonra, en yakın üniversite hastanesinin adli tıp anabilim dalı başkanlığından, raporlardaki "davacının kazadan hemen sonraki muayenesinde sağ patella kırığı tespit edilmiş olmakla birlikte sonraki radyolojik izlemlerinde kırık olmadığı tespiti yapıldığına" ilişkin ifadeler dikkate alınmak ve davacının muayenesi de yapılmak suretiyle, kazada sağ patella kırığı oluşup oluşmadığının saptanması; kaza ile illiyet bağı içindeki rahatsızlıklara dair maluliyet oranının 11.10.2008 tarihli Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği'ne göre belirlenmesi için, raporlar arası çelişkiyi gideren denetime elverişli bir rapor alınması ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

 

SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA; dosyanın, hakem dosyasının saklanması kararını veren ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 25/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 


Bu sayfa 190 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor