YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Holding şirketlerinde çalışan işçinin holding bünyesindeki diğer şirketlere, işçilik alacaklarına ilişkin dava açabileceği hk.

Karar Özeti

 

Dosya içeriğine göre, davacının davalı .... bünyesinde bulunan .... çalışanı olduğu sabittir. Davalı ... ile dava dışı olan ve davacının kayden işçisi göründüğü ...nin adresleri, faaliyet alanları ve ortakları aynıdır. Davacının iş görme edimini Holding'e karşı yerine getirdiği sabittir. Bu şirketler arasında bulunan organik bağ nedeniyle davalının da işçilik alacaklarından sorumlu olduğu gözden kaçırılarak, davanın yazılı gerekçe ile husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

Karar

 

 

 

9. Hukuk Dairesi         2016/29064 E.  ,  2016/20166 K.

 

 

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

 

DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

 

Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.

 

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

 

Y A R G I T A Y K A R A R I

 

A) Davacı İsteminin Özeti:

 

Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirkete ait ... hastanesinde hemşire olarak 12/01/1996-16/11/2012 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını, son ücretinin aylık brüt 6.113,40 TL olduğunu, sigorta girişinin 7 ay geç yapıldığını, 1475 sayılı yasanın 14/1-5 maddesi gereğince emeklilik hakkını kazandığını, buna ilişkin kurumdan yazı aldığını ancak kıdem tazminatının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ve fazla mesai ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

 

B) Davalı Cevabının Özeti:

 

Davalı vekili; ... Hastanesinin müvekkili holdinge bağlı ...' ye ait olduğunu, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, taleplerin zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın usülden ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir.

 

C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:

 

Mahkemece, davalı ... ile bağlı şirketlerinin ortaklık yapılarının aynı olması ve aynı alanda faaliyet gösterilmesinin, bağlı şirket çalışanlarına karşı holdingin sorumlu tutulmasının mümkün olduğunu kural olarak göstermeyeceği, hizmet akdinin işveren tarafında dava dışı ....'nin yer aldığı, davalı holdingin sorumlu tutulmasını gerektirecek bir durum söz konusu olmadığından ve HMK 124 ün uygulanması terditli talep olarak ileri sürülemeyeceğinden ve davacı vekilinin 26/04/2016 tarihli dilekçelerinden sonra 27/04/2016 tarihinde davaya holding aleyhine devam etmek istediklerini bildirdiği gerekçesiyle davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiştir.

 

D) Temyiz:

 

Kararı davacı temyiz etmiştir.

 

E) Gerekçe:

 

Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı işverene husumet düşüp düşmeyeceği noktasında toplanmaktadır.

 

Özellikle gurup şirketlerinde ortaya çıkan bir çalışma biçimi olan birlikte istihdam şeklindeki çalışmada, işçilerin bir kısmı aynı anda birden fazla işverene ve birlikte hizmet vermektedirler. Daha çok yönetim organizasyonu kapsamında birbiriyle bağlantılı olan bu şirketler, aynı binalarda hizmet verebilmekte ve bir kısım işçiler iş görme edimini işverenlerin tamamına karşı yerine getirmektedir. Tüm şirketlerin idare müdürlüğünün aynı şahıs tarafından yapılması, şirketlerin birlikte kullandığı işyerinde verilen muhasebe, güvenlik, ulaşım, temizlik, kafeterya ve yemek hizmetlerinin yine tüm işverenlere karşı verilmiş olması buna örnek olarak gösterilebilir.

 

Diğer taraftan organik bağ ilişkisinde işveren sıfatı olan tüzel kişinin, işçinin iş sözleşmesinden veya iş kanunundan doğan haklarını kullanmasının engellenmesi için temsilde farklı kişiliklere yer vermesi sözkonusudur. Bu durumda tüzel kişinin bağımsızlığı sınırlanır ve organik bağ içinde olunan kişi ile özdeş kabul edilir.

 

Bu anlamda; tüzel kişilik hakkının kötüye kullanılması, kanuna karşı hile, işçiye zarar verme (haklarının alınmasını engelleme-iş güvencesi hükümlerinden yararlandırmama), tarafta muvazaa (hizmeti kendisine verdiği halde başka bir kişiyi kayıtta işveren olarak gösterme) ve namı müstear yaklaşımı nedeni ile dolaylı temsil sözkonusudur. Bu durumların sözkonusu olduğu halde tüzel kişilik perdesinin aralanması sureti ile gerçek işveren veya organik bağ içinde olan tüm işverenler sorumlu tutulmaktadır. Organik bağ ise şirketlerin adresleri, faaliyet alanları, ortakları ve temsilcilerinin aynı olmasından, aralarındaki hukuki ilişkilerin tespitinden anlaşılır.

 

Dosya içeriğine göre, davacının davalı .... bünyesinde bulunan .... çalışanı olduğu sabittir. Davalı ... ile dava dışı olan ve davacının kayden işçisi göründüğü ...nin adresleri, faaliyet alanları ve ortakları aynıdır. Davacının iş görme edimini Holding'e karşı yerine getirdiği sabittir. Bu şirketler arasında bulunan organik bağ nedeniyle davalının da işçilik alacaklarından sorumlu olduğu gözden kaçırılarak, davanın yazılı gerekçe ile husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

 

F) Sonuç:

 

Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 15.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 155 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor