YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Ödenmeyen depozito bedeli için icra inkar tazminatına hükmedilebilir mi?

Karar Özeti

2. Kira sözleşmesinde, davalı kiraya verenlere depozito olarak 200.000 USD ödendiği, depozito bedelinin, kiralananın ve kiralanan ile birlikte teslim edilen menkullerin tahliye tarihinde tam ve ... olarak kiralayanlara teslimi halinde iade edileceği düzenlemiştir. Depozito bedeli sözleşmede kararlaştırıldığı için bilinebilir nitelikte ise de bu bedelden mahsubu gereken alacak olup olmadığı, var ise alacak miktarı yargılamayı gerektirmektedir. Mahkemece de alacağın ve zararın belirlenebilmesi için birden fazla bilirkişi raporu alınmıştır. Bu durumda, alacağın likit olduğu kabul edilemeyeceğinden davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

Karar

 

3. Hukuk Dairesi         2022/6900 E.  ,  2023/2022 K.

 

İNCELENEN KARARIN

 

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

 

SAYISI : 2018/693 E., 2021/935 K.

 

KARAR : Kısmen kabulü

 

 

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozmaya uyan Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

 

Mahkeme kararı taraflarca duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 04.07.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

 

Belli edilen günde gelen davacı vekili Av.... ile dahili davalılar vekili Av....'ın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra, işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

 

I. DAVA

 

Davacı; 01.06.2005 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile davalılardan "Keçik Otel" ünvanlı oteli kiraladığını, davalılara 200.000 USD depozito verdiğini, kiralanan otelin İstanbul 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/346 E., 2011/1071 K. sayılı kararı ile akte muhalefetten dolayı tahliyesine karar verildiğini, bu kararın İstanbul 35. İcra Müdürlüğünün 2012/1053 E. sayılı dosyasında infaz edilerek kiralananın 14.06.2012 tarihinde tahliye edildiğini, 05.12.2012 tarihli ihtarname ile depozitonun iadesini istendiğini, ödeme yapılamaması üzerine takip başlattığını, haksız olarak takibe itiraz edildiğini, kiralananın eksiksiz ve çalışır durumda teslim edildiğini ileri sürerek, davalıların itirazlarının iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

 

II. CEVAP

 

Davalılar; davacının kiralanana zarar verdiğinin İstanbul 9. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/132 Değişik İş sayılı dosyasında belirlendiğini, davacının kendilerine borçlu olduğunu savunarak davanın reddini istemişlerdir.

 

III. MAHKEME KARARI

 

Mahkemenin 24.10.2013 tarihli ve 2012/608 E., 2013/821 K. sayılı kararıyla; davacının, kiralananda 200.000 TL zarar meydana getirdiği, davacı tarafından davalılara verilen 200.000 USD depozitonun 14.06.2012 tahliye tarihi itibariyle Türk Lirası karşılığı 365.100 TL olup zarar bedelinin depozito bedelinden mahsup ederek fazlasını iade etmek zorunda olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile Bakırköy 5. İcra Müdürlüğünün 2012/14173 E. sayılı icra takip dosyasındaki bakiye 162.040 TL depozito alacağı üzerinden davalıların vaki itirazlarının iptali ile bu miktara 19.06.2012 takip tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanarak tahsilini teminen takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kira sözleşmesine dayalı verilen depozito alacağı likit olup hükmedilen alacağın %20'si olan 32.408 TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.

 

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

 

A Birinci Bozma Kararı Bozma Kararı

 

1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde taraflar temyiz isteminde bulunmuştur.

 

2.Yargıtay (Kapatılan) 6. Hukuk Dairesince verilen 30.09.2014 tarihli ve 2014/6924 E., 2014/10595 K. sayılı ilamla; davacı tarafın temyiz itirazları reddedildikten sonra, davacı ile davalılar arasında 01.06.2005 başlangıç tarihli ve dört yıl süreli kira sözleşmesi ile “90 odalı otelin” kiralandığı, kira sözleşmesi ile birlikte sözleşmenin 15 ... maddesinde yazılı bir kısım eşyaların kiracıya teslim edildiği ve sözleşmenin 16 ncı maddesi gereğince davalı kiraya verenlere 100.000'... USD depozito verildiği hususlarında uyuşmazlık bulunmadığı, kira sözleşmesinin 5 ... maddesinde, kiracının, mecur için yapacağı her türlü yenileştirici tamirat ve tadilatları kendisi yapacağı, bu yönde olmak üzere yapacağı harcamalara ait bedelleri kiraya verenden talep edemeyeceği, yapılan tüm eklenti ve tadilatların kira akdinin sonunda mecur ile birlikte kiraya verene teslim edileceği, 16 ncı maddesinde ise, kiralanan mecurun kiralandığı günkü durumu ile (ana gayrimenkul iç ve dış cephe boyaları ... yapılmış, komple tadilattan geçmiş, tüm eklentileri ... ve çalışır vaziyette) ve 15 ... maddesinde sayılmış bulunan menkullerin de tam, ... ve çalışır olarak kiralayanlara teslimi halinde bu bedelin kiralayanlarca kiracıya nakit olarak teslim edileceğinin kararlaştırıldığı, kiralananın 14.06.2012 tarihinde tahliye edilerek protokol düzenlendiği, bu protokol ile kira sözleşmesi ile teslim edilen eşyalar ile kiracıya ait eşyaların varlığı konusunda mutabakata varıldığı, değerlerinin bilahare tespit edilip alacak-borç ilişkisine mahsup edileceğinin kararlaştırıldığı, davalı kiraya verenler tarafından İstanbul 9. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/132 D.İş. sayılı tespit dosyasında, ... olarak inşaat işlerinin 200.000 TL, elektrik işlerinin 30.000 TL, mekanik işlerin 50.000 TL, demirbaşlar için 100.000 TL olmak üzere toplam 280.000 TL ve ayrıca chiller ve jeneratörün yenilenmesi durumunda ise 200.000 Euro ilave bir bedel gerekeceğinin tespit edildiği, davacı kiracının kiraya verenlere verdiği depozito bedelini ancak kiralananın ve kiralanan ile birlikte teslim edilen menkullerin tahliye tarihinde tam ve ... olarak kiralayanlara teslimi halinde mümkün olduğu, kiraya verenler tarafından kiralananda hasar, olağan kullanım dışında yıpranma ve eksiklikler olduğu savunulduğuna göre, davalı kiraya verenlerin bu savunmaları üzerinde durulması, kiralananın tahliye anındaki durumunun ayrıntılı bir şekilde araştırılarak varsa, olağan kullanım dışında kalan hasar, yıpranma ve eksikliklerin tespit edilmesi gerektiği, tespit raporunda bahsedilen jeneratör ve chiller marka merkezi ısıtma ve soğutma sisteminin kiralama sırasında kiralanan ile birlikte kiracıya teslim edilip edilmediği, edilmiş ise olağan kullanım dışında kalan nedenlerle oluşan bir yıpranma ya da arıza bulunulup bulunmadığının belirlenmesi ve sonuca göre depozito bedelinin iade şartlarının oluşup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekçesiyle, Mahkeme kararı bozulmuştur.

 

B. İkinci Bozma Kararı

 

1. Bozmaya uyan Mahkemenin, 17.12.2015 tarihli ve 2015/37 E., 2015/983 K. sayılı kararıyla; kiralanan ile birlikte kiracıya teslim edilen, kira sözleşmesinde yazılı eşyanın dökümü listesinde jeneratör ve chiller soğutma sisteminin mevcut olmadığı, bugüne kadar birçok bakım, onarım ve köklü değişiklik ve revizyonların yapıldığı için kiralanan da olağan kullanımı dışında oluşan hasar, yıpranma ve eksikliklerin ayrıntılı olarak tespit edilmesinin yapılan keşifle mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

 

2. Dairece verilen 22.03.2018 tarihli ve 2017/5546 E., 2018/2878 K. sayılı ilamla; Mahkemece uyulan bozma ilamının gereklerinin yerine getirilmediği, jeneratör ve chiller sistemin kiracıya teslim edildiği ispat edilememiş ise de Mahkemece hangi hasarlar ve bedel yönünden mahsup yapılarak davanın reddedildiğinin gerekçede belirtilmediği, son bilirkişi heyetinden ek rapor alınarak jeneratör ve chiller marka sistemi dışında kiralalanda olağan kullanım dışında meydana gelen hasar, yıpranma ve eksiklerin dosyada mevcut tespit raporu, bozma öncesi yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ve resimler ile belirlenerek davalıların alacağı tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, Mahkeme kararı bozulmuştur.

 

 

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

 

Bozmaya uyan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 01.06.2005 tarihli kira sözleşmesinin 14.06.2012 tarihinde tahliye ile fiilen sona erdiğinin tarafların kabulünde olduğu, yargılamada alınan bilirkişi raporunda davalının zararının 81.138,96 TL hesaplandığı, davalıların mecuru teslim aldıktan sonra ufak tefek tadilatlar yaparak kullanmaya devam ettikleri, dolayısıyla mevcut durumu benimsediklerinin kabul edildiği, yine tahliye sonrasında mecurun hakimiyetini ele ... davalıların iddia ettikleri sözleşmeye aykırı teslim ve hor kullanmaya ilişkin değer tespitlerini yaptırmaları gerektiği halde gerek hor kullanmaya ilişkin tespit dosyasının ve gerekse iade edilmesi gereken eşya değerlerinin yetersiz olarak tespitinin sonuçlarının davacı üzerine bırakılamayacağı, kiracı tarafından yatırılan depozitonun iadesi talep edildiği, davalıların, depozitoyu mecurun sözleşmeye aykırı teslimi nedeniyle ... alacaklarına karşılık mahsup ettiklerini ileri sürdükleri için iade etmedikleri, davalıların sözleşmeye aykırı olarak iade ve hor kullanma nedeniyle ... alacaklarının miktarını hükme esas alınan bilirkişi raporundaki değerler kadar ispat edebildikleri, bu tutarların dava değerinden mahsup edildiği, bakiye kısmı kiralayanların uhdelerinde tutmalarının yasal dayanağı bulunmadığı, dava değerinin miktarının sözleşmede kararlaştırıldığı, davalıların kendi alacaklarını mahsup ettikten sonra bakiyeyi hesaplayıp ödeyebilecekleri, bu haliyle alacağın likit vasıf taşıdığı ve davalıların itirazlarında tamamen haklı olmadıkları gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, Bakırköy 5. İcra Müdürlüğünün 2012/14173 E. sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin 280.801,96 TL dava değeri üzerinden devamına, 56.160,39 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

 

V. TEMYİZ

 

A. Temyiz Yoluna Başvuran

 

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflarca temyiz isteminde bulunulmuştur.

 

B. Temyiz Sebepleri

 

1.Davacı vekili; kiralananın çalışır vaziyette davalılara teslim edildiğinin, icra takip dosyasının tahliye tutanağıyla ... olduğunu, davalıların iddiasını ispatlayamadığını, bilirkişi raporlarının, hükme esas alınacak nitelikte olmadıklarını, iddia edilen ve bilirkişilerce ileri sürülen tadilat, dekorasyon, elektrik, asansör ve diğer her türlü hususun ispatı için davalıların, tespit tarihlerine ait ticari defter ve belgeleri, muhasebe kayıtlarında bir kayıt bulunmadığını, davalıların 2012 yılına ait ticari defter, kayıt ve belgelerince desteklenmeyen iddiaların hükme esas alınamayacağını, takip talebiyle depozito alacağının fiili ödeme günündeki TL karşılığında ödemesini talep edildiğinden, hükümde döviz üzerinden fiili ödeme günündeki kur üzerinde TL karşılığında takibin devamına yer vermesi gerektiğini, bu yönden de harç ile vekalet ücretlerinin de yanlış hesaplandığı ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

 

2. Dahili davalılar vekili; bozma ilamı ve sözleşme hükümleri dikkate alınmadan karar verildiğini, davacının sözleşme kapsamında yükümlülüğünü yerine getirmediğini, yedi yıllık kiracılık döneminde otele zarar verdiği, tespit dosyasında 380.000 TL zarar oluştuğunun belirlendiğini, bu zarara chiller ve jeneratörün de dahil olmadığını, davacının tahliyesinden sonra otelin tam olarak faaliyete geçirilemediği, bu nedenle de tahliye akabinde büyük tadilat işlerine girilemediği, genel bakım, temizlik, acil eksikliklere dair işlemler yapılarak, eksik demirbaşların tamamlandığı izah edilerek belgelerin sunulduğu, daha sonra ise ... ruhsat alınana kadar otelin kapalı kaldığı, bu nedenle de tadilatlara ancak 2018 yılı sonunda başlayabildiğinin açıklandığı ve belgelerin sunulduğu ancak Mahkemenin bu beyanlarını araştırmaya gerek dahi görmediğini, bilirkişi raporuna itirazlarının giderilmediğini, eksik inceleme neticesinde karar verildiği ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

 

3. Davalı vekili; kira sözleşmesi hükümleri dikkate almadan hüküm kurulduğunu, davacının sözleşme ile üstlendiği yükümlülüğünü yerine getirmediğini, kiracılık döneminde otele zarar verdiğini, bu durumun tespit dosyası ile ... olduğunu, Mahkemenin bir yandan dosyada mevcut tespit raporuna ve sundukları belgelere itibar etmezken, bilirkişinin usule ve teamüllere aykırı bir şekilde hazırlanan raporuna itibar ederek hükme esas almasının da kabul edilemeyeceğini, bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

 

C. Gerekçe

 

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

 

Uyuşmazlık, depozito bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

 

2. İlgili Hukuk

 

1. Usulî kazanılmış hak kurumu, davaların uzamasını ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek, hukukî alanda istikrar sağlamak amacıyla Yargıtay içtihatları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri hâline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine, dolayısıyla diğeri aleyhine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.

 

2. Bilindiği üzere; Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme,

(bozma kararının kapsamı dışında kalmış olması nedeniyle) kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla kesinleşmiş, bu kısımlar lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 tarihli ve 1315 sayılı YİBK).

 

3. Usuli kazanılmış hak kavramına ilişkin açıklanması gereken diğer bir husus ise; bir mahkemenin Yargıtay tarafından verilen bozma kararına uyması üzerine, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğünün bulunmasıdır. Bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).

 

5. Kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve sözleşme sonunda aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı sözleşmeye uygun olağan kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur. Davacı kiracı kiralananda hor kullanma sonucu meydana gelen hasar bedelinden sorumlu olduğundan, bu miktar depozito bedelinden mahsup edilmelidir.

 

4. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi hükmü uyarınca icra takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklının diğer tarafın talebi üzerine icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerekmektedir. Anılan madde uyarınca davanın kabulü halinde davacı alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi için, davaya konu alacağın ... miktarın belli olması veya belirlenebilmesi için bütün unsurlarının borçlu tarafından bilinebilecek nitelikte bulunması, gerekir.

 

3.Değerlendirme

 

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile yukarıda yer verilen hukuk kurallarına göre, Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, davalıların depozito bedelinden mahsup edilen tutardan daha fazla zarar olduğunu ispatlayamadıkları, Mahkemece verilen 24.10.2013 tarihi kararda, Türk Lirası olarak itirazın iptaline yönelik hüküm verilmiş olmasının davacı tarafça temyiz sebebi yapılmadığı, bu durumun davalılar lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğu anlaşılmakla; davacının tüm, davalı ile dahili davalıların sair tarafların temyiz itirazlarının reddi gerekir.

 

2. Kira sözleşmesinde, davalı kiraya verenlere depozito olarak 200.000 USD ödendiği, depozito bedelinin, kiralananın ve kiralanan ile birlikte teslim edilen menkullerin tahliye tarihinde tam ve ... olarak kiralayanlara teslimi halinde iade edileceği düzenlemiştir. Depozito bedeli sözleşmede kararlaştırıldığı için bilinebilir nitelikte ise de bu bedelden mahsubu gereken alacak olup olmadığı, var ise alacak miktarı yargılamayı gerektirmektedir. Mahkemece de alacağın ve zararın belirlenebilmesi için birden fazla bilirkişi raporu alınmıştır. Bu durumda, alacağın likit olduğu kabul edilemeyeceğinden davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

 

Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na (6100 sayılı Kanun) eklenen Geçici Madde 3 atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 438 ... maddesinin yedinci fıkrası uyarınca temyiz olunan Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

 

VI. KARAR

 

Açıklanan sebeplerle;

 

1. Davacının tüm, davalı ile dahili davalıların sair temyiz itirazlarının reddine,

 

2. Mahkeme kararının hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinde yer ... “2-56.160,39 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine” ibaresinin çıkarılarak yerine “2-Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,” ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

 

8.400 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp dahili davalılara verilmesine,

 

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,

 

Peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde temyiz eden davalı ve dahili davalılara iadesine,

 

6100 sayılı Kanun'a eklenen Geçici Madde 3 atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

 

04.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 114 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor