YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

İhtiyati tedbir talep edenin, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorunda olduğu hk.

Karar Özeti

HMK 392.maddesinde (1) İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır. Talep, resmî belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir. Adli yardımdan yararlanan kimsenin teminat göstermesi gerekmez.

Karar

T.C.

 

İSTANBUL

 

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

 

2. HUKUK DAİRESİ

 

DOSYA NO: 2023/1627

 

KARAR NO: 2023/1203

 

 

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

 

İ S T İ N A F K A R A R I

 

İNCELENEN KARARIN

 

MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

 

ARA KARAR TARİHİ: 12/05/2023

 

NUMARASI: 2023/155 Esas

 

DAVANIN KONUSU: Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı)

 

DAVA TARİHİ: 07/03/2023

 

KARAR TARİHİ: 06/07/2023

 

İstinaf yoluna başvuran davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/155 esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 12/05/2023 tarih sayılı ara kararı incelendi.Ön inceleme raporunda belirtildiği üzere dosyada ön inceleme sonucu karar verilecek nitelikte bir eksikliğin bulunmadığı ve HMK 353. maddesi uyarınca duruşma yapılmaksızın usul yönünden incelenebileceği anlaşılmakla, dosya ve HMK 354. maddesi uyarınca yapılan görevlendirme gereği sunulan inceleme raporu incelendi.

 

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia ve Savunmaları: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin plastik banyo küvctleri lavabolar ve klozet kapakları imal eden ... A.Ş 'nin eski ortağı ve yöneticisi olduğunu, dava konusu İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, ... ada, ... parsel sayılı taşınmazın ... A.Ş adına kayıtlı iken önce ...'a daha sonra ... Yat. A.Ş firmasına devredildiğini, daha sonra ... firması tarafından ... Bankası A.Ş'ye devredildiğini, taşınmazın şirketten ayrılma akçesi olarak müvekkili adına devir ve tescil edilecekken ... tarafından hileli yollarla Teksen üzerinden elden çıkarıldığını, daha önce Ticaret Mahkemesinde açılan davada davalıdır şerhi konulduğunu, ... Anonim ortaklığı adına haklı nedene dayanmaksızın tapu oluştuğunu, taşınmazın 3.kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için tedbir konulmasını talep ettiklerini, ayrıca aşırı yararlanma söz konusu olduğu, bu nedenle de tapu kaydının iptali gerektiğinin, müvekkilinin iradesinin sakatlandığını, müvekkiline hisse devri karşılığında herhangi bir bedel ödenmediğini belirterek davanın kabulü ile irade fesadı nedeni ile davalı adına olan tapu kaydının iptali ve davacı adına tesciline, taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir ve davalıdır şerhi konulmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiaların doğru olmadığını, davacının aynı konuda ve aynı iddia ve taleplerle müvekkili şirkete karşı dava açtığını, derdestlik itirazında bulunduklarını, İstanbul 1 Asliye Ticaret mahkemesinin 2016/121 esas sayılı dosyasında ve birleşen dosyada davacının davasından feragat ettiğini, feragat nedeni ile davanın reddine karar verildiğini ve kararın Bam tarafından da doğru bulunduğunu, daha önce davadan feragat etmesi nedeni ile davanın usulden reddi gerektiğini, İstanbul 41 ASHM nin 2022/618 esas sayılı dosyasında tapu iptali ve tescil davası açıldığını, davanın halen derdest olduğunu, tedbir talebinin yaklaşık ispat niteliğinde bir delil ileri sürülmemesi nedeni ile reddine karar verildiğini, müvekkili şirketin 6361 sayılı yasaya bağlı bir şirket olduğunu, anılan yasanın 18 maddesi gereğince malın zilyetliğinin her türlü faydayı sağlamak üzere kira bedeli karşılığında kiracıya bırakmak sureti ile kiracılarına finansman sağladığını , sat ve geri kiralama işleri yaptığını, ... A.Ş ile müvekkili şirket arasında sat geri kirala sözleşmesi olduğunu, müvekkilinin taşınmazı edinen iyi niyetli 3.kişi olduğunu, davacı ile diğer kişi ya da kişiler arasındaki uyuşmazlıkla hiçbir ilgisinin bulunmadığını, bu nedenle tapu iptali ve tescil talebinin hukuken müvekkiline yöneltilemeyeceğini, dava değerinin düşük gösterildiğini, Asliye Ticaret mahkemesi değil, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu, aksi düşünülse bile HSK 'nun 25/11/2021 tarihli ve 1232 sayılı kararı uyarınca finansal davalara bakmakla görevli ihtisas mahkemelerinin 6,7,8 ve 9 Asliye Ticaret mahkemeleri olduğunun taşınmazların mülkiyetinin ... A.Ş tarafından sat geri kirala sözleşmesine dayanılarak devralındığını ve tekrar ve ...'e kiralandığını, taşınmazların davacının bilgisi ve iradesi dahilinde bizzat kendi imzası ile akdettiği 3 tarafı kiracı değişikliği sözleşmesi uyarınca ... A.Ş ye devredildiğini, davacının tacir olduğunu, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, davacı tarafça 2016 yılından bu yana çok sayıda dava açıldığını, bu nedenle durumu bildiğini, TMK 1023 maddesi gereğince iyi niyetli 3.kişinin kazanımının korunacağını belirterek davanın reddini talep etmiştir.

 

İlk Derece Mahkemesi Kararı: Mahkemece; "1-Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE, 2-Davacı vekilinin dava konusu taşınmaz üzerine "davalıdır şerhi" işlenmesi talebinin reddine," karar verilmiştir.

 

İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki hususları tekrar ederek ihtiyati tedbirin yasal koşullarının oluştuğunu, dava konusu taşınmazda davalının hisselerinin 3.kişilere devretme olasılığı bulunduğunu, yaklaşık ispat kuralının geçerli olduğunu, mahkemece müvekkilinin zarar görme ihtimalinin değerlendirildiği , fakat davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat edebilecek belge sunmadığı durumlarda dahil tedbirin verilmesi gerektiğini, hilenin her türlü delille ispatının mümkün olduğunu, hilenin öğrenildiği tarihten itibaren sürenin başlayacağını, aşırı yararlanmanın da söz konusu olduğunu, taşınmazın usulsüz yollara elden çıkarılmasında hukuka uygunluk bulunmadığını, müvekkilinin mağdur olduğunu ,... tarafından vadesi henüz gelmemiş borçlar ... adına ödenerek taşınmazın devralındığını, kısa süre sonra davalı şirkete devredildiğini, ... A.Ş nin müvekkiline ait ...'in sahibi olan davacı ile görüştüğünü, hukuka aykırı olarak müvekkiline 18/09/2015 tarihli borç tasfiye sözleşmesi imzalatıldığını, daha önceki dosyalardaki dilekçe ve raporlarla tespitler yapıldığını, rapor ve açıklamalardan da anlaşıldığı gibi müvekkiline ayrılma akçesi olarak verilmesi gereken taşınmazın ... A.Ş üzerinden haksız ve hukuka aykırı olarak edinildiğini belirterek mahkemenin ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılmasına ve taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı şirket vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki hususları tekrar ederek müvekkilinin iyi niyetli olduğunu, hak düşürücü sürenin geçtiğini, taşınmazın rayiç bedel üzerinden alındığını, taşınmazda herhangi bir şerh bulunmadığını, davacının yaklaşık ispat niteliğinde herhangi bir delil sunmadığını, mahkeme kararının yasaya uygun olduğunu belirterek istinaf başvurusunun reddini talep etmiştir.

 

Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 355. maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, irade sakatlığı ve gabin hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir. Dosyanın incelenmesinde dava konusu İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, ... ada, ... parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ... Bodrum ... nolu bağımsız bölüm ... A. Ş adına kayıtlı iken satış sureti ile ... A.Ş'ne 13/12/2013 tarihinde ... A.Ş'ye 15/04/2016 tarihinde devredildiği, daha sonra ... A. Ş'ye 01/07/2020 tarihinde devredildiği, halen davalı adına kayıtlı olduğu, dava değerinin 1,00 TL olarak gösterildiği, mahkemece davalının tedbir talebinin ve davalıdır şerhi talebinin reddine karar verildiği, kararın taraflara tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde harcı yatırmak sureti ile istinaf başvurusunda bulunduğu anlaşılmıştır. İstanbul 14 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1148 esas sayılı dosyasının incelenmesinde davacının ..., davalıların ..., ..., ... Ltd. Şti. ve ... A.Ş., davanın sözleşmenin iptaline ilişkin olduğu, davanın derdest olduğu anlaşılmıştır. İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1217 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde davacıların ..., ... Dış Tic. Davalıların ..., ..., ... A. Ş. ... Ltd. Şti., davanın alacak davası olduğu, dosyanın derdest olduğu anlaşılmıştır. HMK 389. Maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.HMK 390/3. Maddesine göre, tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.HMK 391. Maddesinde, ihtiyati tedbir kararının şekil şartları belirtilmiş, mahkemenin ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddine ilişkin kararının bu şekil şartlarına uygun olduğu anlaşılmıştır.HMK 392.maddesinde (1) İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır. Talep, resmî belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir. Adli yardımdan yararlanan kimsenin teminat göstermesi gerekmez. Somut olayda; davanın irade fesadı ve gabin nedeni ile tapu iptali ve tescil talebine ilişkin olduğu, dava konusu taşınmaz dava dışı ... A. Ş. Adına kayıtlı iken devir işlemleri yapıldığı, davacı tarafından yukarıda belirtilen dosyalarda ayrı davalar açıldığı, davacının dava dilekçesinde belirttiği hususlarda yaklaşık ispatı gösterir delil sunmadığı, belirtilen bilirkişi raporunun bu dosyada alınan bir rapor olmadığı, bu aşama itibari ile HMK 389 ve devamı maddelerinde belirtilen yasal koşullarının oluşmadığı, değişen delil durumu ve koşullara göre resen veya talep üzerine tedbir ve teminatın yeniden değerlendirilmesinin mümkün olduğu, bu aşama itibari ile mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olmak üzere karar verilmiştir.

 

KARAR: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere: 1-Davacı vekilinin İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/05/2023 tarih ve 2023/155 Esas, sayılı ara kararına yönelen istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1.b.1. maddesi gereği esastan REDDİNE, 2-İstinaf kanun yoluna başvuran taraflarca yapılan istinaf masraflarının üzerlerinde bırakılmasına, 3-Davacının İstinaf başvurusu reddedildiğinden; alınması gereken 179,90 TL harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 4-Duruşma açılmadan karar verilmekle taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, HMK'nın 353/a maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan incelemede HMK'nın 391/3. maddesi gereği kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 06/07/2023


Bu sayfa 65 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor