YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit davasında, tarafların ticari defterlerindeki ödeme miktarları dikkate alınarak ispat edilen ödeme miktarının mahsubu ile alacak miktarına karar verilmesi gerektiği hk.

Karar Özeti

Tarafların ticari defterlerindeki ödeme miktarları dikkate alınarak, ispat edilen ödeme miktarının mahsubu ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, belirtilen ilkelere uygun düzenlenip düzenlenmediği denetlenemeyen kök ve ek ile 2.bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru olmamıştır.

 

Yukarıda açıklanan hususlar da dikkate alınarak, taraf beyanları ve dosya kapsamına göre, konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyetinden bilirkişi raporu alınarak bir karar verilmesi gerektiğinden, davacı vekilinin tüm istinaf nedenleri incelenmeksizin, davalı vekilinin sair istinaf nedenleri incelenmeksizin; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının HMK'nun 353/1-a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden görülmesi için ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.

Karar

 

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ

 

Esas No: 2022/54 - Karar No:2023/1132

 

T.C.

 

ANKARA

 

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

 

27. HUKUK DAİRESİ

 

DOSYA NO : 2022/54

 

KARAR NO : 2023/1132

 

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

 

K A R A R

 

 

İNCELENEN KARARIN

 

MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

 

 

TARİHİ : 07/10/2021

 

NUMARASI : 2017/542 E-2021/635 K

 

 

DAVACI

 

VEKİLİ

 

DAVALI :

 

 

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

 

KARAR TARİHİ : 08/11/2023

 

KARAR YAZIM TARİHİ : 10/11/2023

 

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit davasında mahkemece davanın menfi tespit yönünden kabulüne, kötü niyet tazminatı talebi yönünden reddine dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;

 

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

 

Davacı vekili; Kilis İl Özel İdaresi tarafından ihalesi yapılan “Kilis Eski Hükümet Konağı Restorasyon İşi”nin müvekkili firma tarafından üstlenildiğini, davalı firma ile de “mekanik tesisat işleri” olarak adlandırılan imalatların yapılması için 01.08.2014 tarihli sözleşme akdedildiğini, sözleşme çerçevesinde davalı yanca yapıldığı iddia edilen imalat ve işlerin bedelinin fazladan ödendiğini, davalı yanca imalatı yapılmadığı halde keşide edilen fatura bedellerinin avans şeklinde fazladan ödendiğini, davalı yanla yapılan sözleşme gereği düzenlenen hak edişlerde hatalı imalat olması ve bu hatalı imalatın muhatap idare tarafından onaylanmaması durumunda söz konusu onaylanmayan imalat bedelinin hak edişten düşüleceğinin sözleşmenin bir gereği olduğunu, hatalı imalat ve onaylanmayan hak edişlerin düzeltilmesi ve bu doğrultuda mahsuba ilişkin hesaplamaların yapılması gerekirken davalı yanca şimdiye kadar bu hesaplama ve işlemlerin yapılmadığını, idarece yapılan kabullerde onaylanmayan, kırılan ve arıza veren imalat kalemlerinin davalının sorumluluğunda bulunduğunu, davalının bu imalatları yapmadığını, bunun üzerine imalatların müvekkili şirket tarafından yapıldığını, sözleşme gereği davalı yanın temin edemediği malzeme ya da imalat bedelinin davalı yana yapılacak olan ödemeden düşürülmesinin sözleşmenin gereği olduğunu, davalı yanca temin edilemeyen ve kısaca nostaljik görünümlü radyatör olarak adlandırılan malzeme, müvekkili firma tarafından satın alınarak davalı yana teslim edildiğini, en büyük alacak kalemini oluşturan ve bu alacağa dayanak kesilen 10.02.2017 tarih ve 121.800,78 TL bedelli fatura ve hak edişten düşülmediğini, buna ilişkin bir ödemenin yapılmadığını, faturanın da iade edildiğini, davalının müvekkili şirkete borçlu olmasına rağmen alacaklı olduğu iddiasıyla Ankara 18. İcra Müdürlüğü’nün 2017/1127 sayılı dosyası ile takip başlattığını, takibe ilişkin ödeme emrinin müvekkili firmanın fiilen kullanmadığı adresine yapıldığını, bu nedenle haberdar olunamaması sebebiyle takibe süresinde itiraz edilemediğini, söz konusu takipten haberdar olunduktan sonra gecikmiş itiraz yoluna başvurularak Ankara 1. İcra Hakimliği’nin 2017/192 esas sayısıyla tevzi olduğunu, yapılan yargılama neticesinde davalarının reddine karar verildiğini, karar neticesinde istinaf yoluna başvurulduğunu belirterek, davanın kabulü ile müvekkili firmanın davalı yana borçlu olmadığının tespitine, davalının %20'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

 

Davalı vekili; taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında imalata başlayan müvekkili şirket ile davacı şirket arasında hazırlanan 15.12.2014 tarihli 1. Taşeron Hakedişine göre müvekkilin yaptığı imalatlar nedeniyle hak kazandığı tutarın 537.594,94.TL olduğu belirlendiğini ve müvekkilinin aynı miktarlı 17.12.2014 tarihli faturay kestiğini, sözleşmede hüküm bulunmamasına rağmen davacı şirketin, %10 oranında teminat kesintisi yapılarak ödeme yapılacağından bahisle Taşeron Hakedişi Kapağının "Taşerona Ödenecek Miktar" kısmını 490.602,38.TL olarak revize ettiğini, imalatlara devam ederek işi tamamlayan müvekkili şirketin , hakedişten sonra yaptığı işlerin karşılığı olan 131.560.TL'lik alacağı yönünden 30.06.2015 tarihli ve aynı miktarlı faturayı (Ek-4) tanzim ederek davacı şirkete tebliğ ettiğini, müvekkili şirketin yaptığı imalatlar dahil işin tamamı 02/06/2015 tarihinde Kilis 1 Özel İdaresi'ne teslim edildiğini ve aynı tarihte işin Geçici Kabulünün yapıldığını, sözleşme kapsamında müvekkili şirket tarafından tanzim edilen 2 fatura toplamı ve yapılan işten dolayı müvekkili şirketin alacağının 669.154,94.TL'ye ulaştığını, müvekkili şirketin alacağı olan 669.154,94.TL'sine karşılık olarak davacı şirketçe kıymetli evrak ve banka havalesi yoluyla olmak üzere 12.02.2016 tarihine kadar toplam 598.000 TL ödendiğini, bakiye 71.154,20.TL tutarındaki müvekkil şirket alacağının ödenmediğini, uyuşmazlık nedeniyle işin kesin kabulünün yapılamadığını, ödeme yapılmaması üzerine taraflarınca davacı şirket aleyhine takip başlatıldığını, ödeme emrinin 06.02.2017 tarihinde davacı şirkete tebliğini takiben davacı şirketin, 10.02.2017 tarihli ve 121.800,78.TL tutarındaki İade Faturasını postaya vererek 22.02.2017 tarihinde müvekkili şirkete tebliğ ettirdiğini, müvekkilinin yaptığı imalatlardan dolayı hak kazandığı 669.154,94 TL için bakiye alacak için icra takibi başlatılmasından yaklaşık 1 ay sonra davacı şirketçe iade faturası kesilerek müvekkili şirket alacağının ödenmemesinin amaçlandığını, davacı şirketçe aleyhine icra takibi başlatılmasından sonra tanzim ve tebliğ edilen iade faturası, Ankara 16. Noterliğinin 27.02.2017 tarihli ve 3647 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile birlikte davacı şirkete iade edildiğini ve kayıtlara işlenmediğini, davacının müvekkili şirket alacağını ödememek için gerekçe yaptığı anlaşılan nostaljik görünümlü radyatörlerin satın alınarak müvekkili şirkete teslim edilmesine rağmen bu radyatörler için davacı şirketçe ödenen 121.800,78.TL için kesilen 10.02.2017 tarihli iade faturası konusunda davacı tarafın ya bilerek, ya da bilmeden maddi gerçekliğe aykırı beyanda bulunduğunu, İmalatta kullanılan nostaljik radyatörlerin davacı şirketçe alındığı ve bedelinin de davacı şirketçe ödendiğinin gerçeği yansıtmadığını, radyatörlere ilişkin olarak müvekkili şirketçe hakedişe herhangi bir ödeme alınmadığı ve müvekkili şirketin nostaljik radyatörler ile ilgili olarak davacı şirketten herhangi bir talepte bulunmadığını belirterek, haksız davanın reddine, asıl alacağın %20'sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

 

Mahkemece, eser sözleşmelerinde kural olarak, işin tamamlanarak teslim edildiğinin ispatının yükleniciye, iş bedelinin ödendiğinin iş sahibine düştüğü, davanın davalı yüklenici nam ve hesabına yaptırılan işlerden dolayı, davalı ile sözleşme kapsamında kalan ve bedeli davalıya ödenmiş olan işlerden dolayı, işsahibinin alacak iddiasına dayandığı, dava konusu nostaljik radyatörlere ilişkin 10/02/2017 tarihli faturanın davalıya gönderildiği ancak davalı tarafça iade edildiği, davalının keşif özetinde yer alan nostaljik radyatörlerin bedelinin kendisine ödenmemesi nedeniyle fatura bedelinin kendisinden talep edilemeyeceğini beyan ettiği, dosyada bulunan keşif özetine göre, 800/160 tipinde ve 10 farklı kalem halinde, farklı sayıda dilimlerde ve toplam bedelinin 151.328,04 TL olacağının kararlaştırıldığı, hakediş eklerinde yer alan yeşil defterlerine göre 800/180 olarak ve 9 farklı kalem halinde farklı sayıda dilimler halinde ve toplam bedelinin 145.101,48 TL olarak yer aldığı ve 2 nolu hakedişe girdiğinin gerek davalı, gerekse davacı tarafından ihtirazi kayıtsız imzalanarak teyit edildiği, davalı yüklenicinin (2) nolu hakediş ekindeki yeşil defterde yer almakla, bedeli davalıya ödenmiş bulunan ve fakat bizzat davalı tarafından, kendilerince temin edilmediği açıkça kabul edilen nostaljik görünümlü radyatörlerden dolayı, davacının 10.02.2017 tarih ve 121.800,78 TL bedelli fatura bedelini davalıdan talep edebileceği, nostaljik radyatörlerin bedelinin 120.030,78 TL olup, 1.500,00 TL nakliye bedeli eklenmiş olmasının, sözleşmenin 3.g maddesine uygun olduğu, davacı tarafça davalının eksik ve ayıplı işlerinin giderimi için 13.824,00 TL tutarında fatura karşılığı harcama yapıldığı ticari defterlerinde kayıtlı ise de, davalı tarafından yapılan imalatların eksik/ ayıplı olduğu konusunda dosya kapsamında birkaç fotoğraf haricinde herhangi bir kayıt olmadığı gibi, anılan fotoğrafların ne zaman çekildiği bilinmediğinden, davalı imalatlarında varsa ne kadar bir bedelle giderilebilecek bir ayıp olduğu vs. hususlarında bir tespitte bulunmanın mümkün olmadığı, davacı yanca da anılan ayıplara ilişkin herhangi bir kayıt sunulamadığı, davacı defterlerinde yer alan 13.824,00 TL ayıp gideri bedelinin, piyasa rayiçlerine uygun olup olmadığı da denetlenemediğinden, davacının bu tutarın, davacı alacağından mahsubu talebinin yerinde olmadığı, dosya içerisinde toplanan deliller, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile Ankara 18. İcra Müdürlüğünün 2017/1127 sayılı dosyasından dolayı davacının davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine, her ne kadar davacı tarafça kötü niyet tazminatı talep edilmiş ise de, davalının haksız ve kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından bu talebin reddine karar verilmiştir.

 

Davacı vekili istinaf başvurusunda; hükme dayanak oluşturan bilirkişi raporlarının hükme esas teşkil edecek bir şekilde denetlenebilinir özellikleri ile birlikte kısmi hesaplama hataları yapıldığını, dosya kapsamında mevcut olan beyan/ itiraz dilekçelerinde de belirtildiği üzere muhtemel bir kötüniyet tazminatının hesaplaması ve alacaklı olunan rakamların tam olarak hesaplanmadığını, davalı tarafından KDV dahil olmak üzere toplam 669.154,95 TL bedelli iki adet fatura keşide edildiğini, dolayısıyla kabul anlamına gelmemekle birlikte davalının kendi beyanına göre muhtemel alacağının KDV dahil en fazla 669.154,95 TL olduğunu, bu belirlemeyle birlikte taraflar arasında akdedilen sözleşme gereği taşerona ödenecek hak edişten mahsup edilecek kalemlerin bulunduğunu, bilirkişi raporunda yapılan tespite göre müvekkili tarafından alınan ve nostaljik görünümlü radyatör olarak adlandırılan malzemenin hakedişlerinin de yer aldığının sabit olduğunu, bu tespitle nostaljik görünümlü radyatörlerin müvekkilince satın alınan 121.800,78 TL’lik bedel üzerinden değil kar payı da eklenmek suretiyle 145.101,48 TL olarak hakedişlere yansıtıldığını, bu nedenle davalının hakedişlerinden düşürülmesi gereken nostaljik görünümlü radyatörler için olan bedelin 145.101,48 TL olduğunu, davalı tarafından yapılmayan ve hakedişten mahsup edilmesi gereken imalat kaleminin sadece nostaljik görünümlü radyatörlerden ibaret olmadığını, müvekkilince temin edilen ve davalı tarafından imalatlarda kullanılan diğer malzemelerin, taşeron firmanın imalatları nedeniyle diğer imalatlara verilen zararların, taşeron firmaca yapılan tüm imalat ve işlerin gereği gibi hatasız ve çalışır vaziyette teslimi ve yapılan tüm imalat ve işlerin muhatap idarece kabul görmemesi durumunda kabul görmeyen imalatların da taşerona yapılan hakedişten mahsubu gerektiğini, bilirkişi raporlarında ve hükmün gerekçesinde de izah edildiği üzere, keşif özetinde, yeşil defterde ve 2 (iki) nolu hakedişte 10 farklı kalem halinde nostaljik görünümlü radyatörlerin yer aldığını ve bedelinin ise 145.101,48 TL olduğunun sabit olduğunu, davanın kabulünün yerinde olması ile birlikte, dava konusunun alacak taleplerine ilişkin olmaması nedeniyle, bu husus üzerinde daha çok durulmadığını, alacağına ilişkin talep ve haklarına atiye bıraktıklarını, kötü niyet tazminatı talebinin reddine ilişkin kararın hatalı olduğunu, takibin açıkça kötüniyetle yapıldığının sabit olduğunu, bu nedenle kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılarak, müvekkili lehine kötüniyet tazminatına da hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

 

Davalı vekili istinaf başvurusunda; müvekkili şirketin davacı şirketten alacaklı olduğu noktasında duraksama bulunmamasına rağmen yanılgılı değerlendirme ile tam aksi sonuca ulaşılarak karar verilmesi nedeniyle kararın kaldırılması gerektiğini, taraflar arasındaki 01/08/2014 tarihli sözleşme kapsamında imalata başlayan müvekkili ile davacı tarafından hazırlanan ve bir sureti cevap dilekçesinin ekinde ibraz edilen 15/12/2014 tarihli 1.taşeron hakedişine göre, müvekkili şirketin yaptığı imalatlar nedeniyle hakedişinin 537.594,94 TL olarak belirlendiğini ve aynı miktarlı 17/12/2014 tarihli faturanın kesildiğini, sözleşmede hüküm bulunmamasına rağmen davacı şirket tarafından %10 teminat kesintisi yapıldığını, işi tamamlayan müvekkilinin hakedişten sonra yaptığı işler karşılığı olan 131.560,00 TL alacağı yönünden 30/06/2015 tarihli faturayı düzenleyerek davacıya tebliğ ettiğini, müvekkili şirketin yaptığı imalatlar dahil işin tamamının 02/06/2015 tarihinde Kilis İl Özel İdaresi'ne teslim edildiğini ve aynı tarihte işin geçici kabulünün yapıldığını, müvekkili tarafından tanzim edilen iki fatura toplamının KDV dahil 669.154,94 TL olduğunu, yaptığı imalatlara ilişkin olarak ileride herhangi bir uyuşmazlık ile karşılaşmamak için müvekkili şirketin, yaptığı işlerin metrajlarına ilişkin Yapılan İşler Listesi'ni Kilis İl Özel İdaresi Kontrolörüne imzalattığını ve metrajlar yönünden teyitleşildiğini, müvekkilinin alacağı olan 669.154,94 TL'sine karşılık olarak davacı şirketçe kıymetli evrak ve banka havalesi yoluyla olmak üzere 12.02.2016 tarihine kadar toplam 598.000,00 TL ödendiğini, bakiye 71.154,20 TL tutarındaki alacağın ise tüm taleplerine rağmen ödenmediğini, geçici kabulü yapılan işin kesin kabulünün yapılması için Kilis İl Özel İdaresi'nce davet yapıldığını ve müvekkili şirket yetkilisi ...'ın da hazır olduğu 13/06/2016 tarihli tutanak hükümlerine göre kesin kabul işlemlerine başlanıldığını, işin geçici kabulünün yapılmasını ve 1 yıl sonra kesin kabul işlemlerine başlandığına dair Tutanak tanzimini takiben haricen öğrenilen davacı şirket ile dava dışı Kilis İl Özel İdaresi arasında özel birim fiyatları ile inşaat imalatları yönünden fiyat uyuşmazlığı çıktığını ve uyuşmazlık nedeniyle de işin kesin kabulünün yapılmadığını, alacağın ödenmemesi üzerine 19/01/2017 tarihinde Ankara 8. İcra Müdürlüğünün 2017/1127 sayılı icra takibinin yapıldığını, ödeme emrinin 06/02/2017 tarihinde davacı şirkete tebliğini takiben, 10/02/2017 tarihli ve 121.800,78 TL tutarındaki iade faturasının 15/02/2017 tarihinde postaya verilerek, müvekkilinin 22/02/2017 tarihinde tebliğ aldığını, 15/12/2014 ve 30/06/2015 tarihli faturalardan yaklaşık 2 yıl, icra takibinden yaklaşık 1 ay sonra davacı şirketçe iade faturası kesilerek müvekkilinin alacağının ödenmemesinin amaçlandığı noktasında duraksama bulunmadığından, davacı şirketçe aleyhine icra takibi başlatılmasından sonra tanzim ve tebliğ edilen iade faturası, Ankara 16. Noterliğinin 27/02/2017 tarihli ve 3647 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile birlikte davacı şirkete iade edilerek kayıtlara işlenmediğini, gerçeğe aykırı olarak iade faturası tanzim eden davacının bilahare bunlar hiç olmamış gibi 27/02/2017 tarihinde gecikmiş borca itiraz davası açtığını ve icra takibinin durdurulmasını talep ettiğini, Ankara 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/192 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verildikten sonra davanın açıldığını, nostaljik görünümlü radyatörlerin kendilerine ödenmediğini, dolayısıyla müvekkilinin alacağından da mahsup edilemeyeceğine dair tüm beyan ve itirazlara rağmen mahkemece hatalı şekilde kabul kararı verildiğini, davacının müvekkili şirket alacağını ödememek için gerekçe yaptığı anlaşılan nostaljik görünümlü radyatörler için davacı şirketçe ödenen 121.800,78 TL için kesilen 10/02/2017 tarihli iade faturası konusunda davacının bilerek maddi gerçekliğe aykırı beyanda bulunduğunu, her ne kadar hakedişe ve hakediş eki yeşil deftere kaydedilmiş ise de, müvekkili şirkete yapılan ödemeler içerisinde radyatör bedelleri olmadığını, radyatör bedellerinin müvekkili şirket alacağı içerisinde zaten bulunmadığını, talep edilen bakiye alacağın radyatör bedelleri hariç alacak olduğunu çok iyi biliyor olmasına rağmen mahkemeyi de yanıltmak suretiyle davanın kabulüne dair karar tesisini sağladığını, mahkeme gerekçesinde yazılı olduğu üzere imalatta kullanılan nostaljik radyatörlerin davacı şirketçe alındığı ve bedelinin de davacı şirketçe ödendiği doğru olup, doğru olmayan hususun ise nostaljik radyatörlere ilişkin olarak müvekkili tarafından herhangi bir ödeme alınmadığı ve müvekkilinin nostaljik görünümlü radyatörler ile ilgili olarak davacı şirketten herhangi bir talepte bulunmadığı hususu olup, davacı iddiasının aksine 121.800,78 TL tutarındaki radyatörler için avans niteliğinde ödeme yapılmadığından, KDV dahil 669.154,94 TL tutarındaki alacak içinde radyatör bedelleri de olmadığından, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, tüm itirazlara rağmen hükme esas alınan bilirkişi raporunda da ifade edildiği üzere, taraflar arasındaki keşif özetinde gösterilen ve içerisinde radyatör imalatlar da olan iş bedelinin 665.692,48 TL (bu tutar %18 oranındaki KDV dahil 785.517,13 TL'ye tekabül etmektedir), mekanik tesisat işleri birim fiyat cetvelinde gösterilen fiyat 704.832,76 TL (bu tutar %18 oranındaki KDV dahil 831.702,66 TL'ye tekabül etmektedir), müvekkili şirketin yaptığı iş toplamının ise, nostaljik görünümlü radyatörler dahil 691.536,36 TL (bu tutar %18 oranındaki KDV dahil 816.012,90 TL'ye tekabül etmektedir) olduğunu, bilirkişi kurulunun unuttuğu ve yerel mahkemenin hüküm tesisi sırasında dikkate almadığı hususun davacının müvekkiline sadece 598.000,74 TL ödendiği hususuna ilişkin olup, radyatör bedelleri hariç olmak üzere müvekkilinin kestiği faturanın ise 669.157,94 TL olduğunu, mahkeme kararının isabetli olması için, nostaljik görünümlü radyatör bedelleri de dahil olmak üzere müvekkiline ödeme yapılması gerekmekte olup, sözleşmede ve listelerde, hakedişe ve yeşil deftere yazılmasına rağmen müvekkiline nostaljik görünümlü radyatör bedelleri ödenmediği için, ödenmeyen bedelin mahsubu yoluna gidilmesinin de mümkün olmadığını, sözleşmenin başında kararlaştırılmış olmasına rağmen müvekkili tarafından yapılan bir radyatör imalatı bulunmadığını, sözleşme gereğince müvekkili tarafından imal edilecek nostaljik görünümlü radyatörlerir, başından itibaren davacı şirket tarafından temin edilerek yerlerine monte edildiğini, radyatör bedelleri hariç olmak üzere müvekkilinin kestiği fatura KDV dahil toplam 669.154,94 TL olup, davacı şirketten aldığı tahsilatın ise 598.000,00 TL olduğunu, mahkeme kararının doğru olması için müvekkilinin 790.955,72 TL'lik fatura kesmiş olması ve anılan tutarı tahsil etmiş olması gerektiğini, radyatörlerin davacı tarafından temin ve monte edildiği için müvekkilinin herhangi bir ödeme yapmadığını, yine müvekkilinin radyatörler nedeniyle herhangi bir ödeme almadığını, 01/06/2018 tarihli bilirkişi kök raporunda davacı şirketçe ibraz edilen yardımcı defter kaydına göre davacının davalıdan 64.469,84 TL alacaklı olduğu, davalı tarafından ibraz edilen muavin defter kaydına göre ise davalının davacıdan 74.154,20 TL alacaklı olduğu, davalı şirketçe tanzim edilen fatura toplamının 669.154,94 TL, yapılan ödemenin ise 598.000,074 TL olduğu, bu tutarların her iki şirketin kayıtlarında aynen yer aldığını, tarafların ticari defterlerinde kayıtlı alacaklarının farklı olmasının sebebinin ise davacının kendisinin satın alıp davalı şirkete fatura ettiği nostaljik görünümlü radyatör bedelinden oluşan 121.800,78 TL tutarlı fatura ile davalının yaptığı ve fakat arızalı çıkan imalatların dışarıya yaptırılması nedeniyle düzenlenen ancak müvekkili tarafından kabul edilmeyen 13.824,00 TL tutarlı faturadan kaynaklandığını, 13.824,00 TL'nin hakedişten düşülemeyecek olmakla birlikte, 121.800,78 TL tutarlı faturanın hakedişten düşülmesi neticesinde davacının 50.546,58 TL alacaklı olduğu sonucuna ulaşıldığının beyan edildiğini, oysa davacının kendisinin satın almak suretiyle bedelini ödediği nostaljik görünümlü radyatör bedelinden oluşan 121.800,78 TL tutarlı fatura bedelinin müvekkili şirket hakedişi ile ilgili olmaması ve faturanın icra takibinden sonra kesilmiş olması, müvekkilin şirket alacağı içerisinde radyatör bedellerinin olmaması, söz konusu tutarın borç ve alacak olarak taraf kayıtlarına işlenmesi halinde sonuç hesabının değişmeyeceğini ve fatura bedeli toplamı 669.154,94 TL'den ödeme miktarı olan 598.000,74 TL'nin düşülmesi neticesinde müvekkilinin 71.154,20 TL alacaklı olduğu dikkate alınmaksızın davanın kabulüne karar verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığını, bilirkişinin yaptığı hesaplamada 121.800,78 TL tutarlı faturanın müvekkili tarafından kesilen faturalar içerisinde yer almadığı hususuna dikkat etmediğini, itirazlara rağmen hatalı değerlendirme yapılarak bilirkişi raporunun aynen benimsenerek karar verildiğini, hükme esas alınan kök ve ek raporlarda ve dolayısıyla mahkeme kararının gerekçesinde maddi hata bulunduğunu, tüm itirazlara rağmen mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda da ifade edildiği üzere, taraflar arasındaki keşif özetinde gösterilen ve içerisinde radyatör imalatları da olan iş bedeli 665.692,48 TL, bu tutarın da %18 oranındaki KDV dahil 785.517,13 TL'ye tekabül ettiğini, mekanik tesisat işleri birim fiyat cetvelinde gösterilen ve listelenen fiyat 704.832,76 TL ve bu tutar %18 oranındaki KDV dahil 831.702,66 TL'ye tekabül ettiğini, müvekkilinin yaptığı iş toplamının ise, nostaljik görünümlü radyatörler dahil 691.536,36 TL ve bu tutarın %18 oranındaki KDV dahil 816.012,90 TL'ye tekabül ettiğini, bu verilere göre davacının alacaklı olması için müvekkilinin 816.012,90 TL tutarında fatura kesmiş ve bedelini tahsil etmiş olması gerektiğini, kesilen faturanın 669.154,94 TL, yapılan tahsilatın ise 598.000,74 TL olduğuna göre, müvekkilinin davacıdan 71.154,20 TL alacaklı olduğu noktasında duraksama bulunmamasına rağmen, alacaklı olması bir yana müvekkili şirketin borçlu çıkarıldığını, davacının icra takibi başlatılıncaya kadar 2 yıl boyunca alacak talep etmeyip, müvekkilinin alacak talebinde bulunmasına istinaden derhal iade faturası keserek alacağını tahsil etmesinin aklına geldiğini, mahkeme kararına göre dahi borç bir yana müvekkilinden 50.000,00 TL'den fazla alacağı bulunan davacının bu alacağı talep etmemiş olmasındaki mantıksal tutarsızlık dahi davadaki haklılıklarını ortaya koyacağını, 06/10/2017 tarihli dilekçe yanında, kök bilirkişi raporuna yönelik itirazların yer aldığı 12/06/2018 tarihli dilekçede de ifade edildiği üzere, imalatta kullanılan nostaljik radyatörlerin davacı şirketçe alınarak bedelinin de davacı şirketçe ödendiğini, sonuç olarak, bedeli davacı şirketçe ödenen radyatörlerin müvekkili hakedişine yansıtılmadığından ve anılan radyatörler için davacı şirketçe de müvekkili şirkete avans niteliğinde ödeme yapılmadığından, müvekkili şirketçe yapılan hakediş ve kesilen faturalar içerisinde radyatör bedellerinin de olmadığından, mahkeme kararının kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

 

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece davanın menfi tespit yönünden kabulüne, kötü niyet tazminatı talebi yönünden reddine dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

 

İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

 

Taraflar arasında 01/08/2014 tarihli sözleşme 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 470 ve devamında düzenlenen eser sözleşmesi olup, davacı yüklenici, davalı ise taşerondur.

 

"Sözleşmenin Konusu ve Kapsamı Başlıklı" 2. maddesinde "Kilis İl Özel İdaresi tarafından ihale edilen “Kilis Eski Hükümet Konağı Restorasyon İşi” ihalesi şartnamesi ve işveren ile idare arasında yapılan sözleşme ve ekleri kapsamında, projelerinde ve şartnamelerinde belirtilen mekanik tesisat işlerinin ihale dosyası, şartnameleri, sözleşme idare ve işverenin istediği biçimde ve nitelikte fen, sanat kurallarına ve tekniğe uygun olarak malzeme ve işçilik dahil yapımı, onarımı, montajı, demontajı, nakliye, temizlik, yatay ve düşey taşıma, saha içi taşınması tüm işçilik ve imalatta kullanacağı tüm alet edevat ve demirbaşları temin ederek ekli listede belirtilen imalatların ve çıkacak ek imalatların yapılmasını, gerekli mekanik sistem ile ilgili revize proje değişikliklerinin ve ataşmanlarının çizilmesi, yeni projelerin ve ataşmanların çizilmesini, idareye ve işverene onaylatılmasını, imalatta kullanılacak malzeme onaylarının usulüne uygun yazılı olarak alınması için gerekli evrakları hazırlayıp onayı alınacak işverene hak edişinin yapılıp idare hakkedişine ön hazırlık haline getirilmesini tüm iş ve işlemlerle imalatları belirlenen sürede idareye ve iş verene çalışır durumda teslimini, kabul aşamasında iş verenle birlikte hazır bulunarak kabul işlemleri ile ilgili sorumluluğundaki imalatlar ile ilgili her türlü teknik desteği vermek bozuk, eksik ve kabul edilmeyen imalatlarının bakımının tamamlanmasını, düzeltilmesini, gerekirse yeniden yapılması ve garantisi ile idarece kabul hazır hale getirilmesini, projeler imalat olurları, malzeme olurları, kabulleri hak hak edişlerin işverenle birlikte idareye onaylatılmasını, teslime hazır hale getirilmesini, tüm iş ve işlemlerle imalatları, belirlenen sürede, idareye ve işverene çalışır durumda teslimini, kabullerinin yapılmasını, bozuk ve eksik imalatların bakımını ve yeniden yapılmasını ve garantisi kapsamaktadır." hükmü düzenlenmiştir.

 

Sözleşmenin 4.maddesinde, "Birim fiyat sözleşmesi olduğu taraflarca düzenlenen ve idarece onaylanan hak edişlere göre faturanın kesilip tahsil edileceği, KDV tevkifatın taşeron tarafından ödeneceği kararlaştırılmış olup, sözleşme kapsamında birim fiyatlara dayalı olmakla yapılan işin bedelinin belirleneceği, belirlenen bu bedele KDV ilavesi ile KDV tevkifatı için kabul edilen kesinti uygulanmak suretiyle taşeronun talep edebileceği bedelin hesaplanması gerekir." hükmü yer almaktadır.

 

Davacı vekili , taraflar arasındaki sözleşme gereğince davalı tarafından alınması gereken nostaljik görünümlü radyatörlerin müvekkili tarafından alınarak bedelinin ödendiğini ve bu imalatın hakedişlere girdiğini ve davalıya hakedişlere göre ödeme yapılması, eksik ve ayıplı iş nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığını ileri sürmüş, davalı ise, nostaljik görünümlü radyatörlerin davacı tarafından alınıp bedelinin davacı tarafça ödendiği hususuna bir itirazın bulunmadığını, ancak kendisine bu imalat bedelinin ödenmesini gerektiren bir durum olmadığı gibi davacı tarafça da herhangi bir ödeme yapılmaması nedeniyle mahsup itirazına karşı çıkarak , eksik ve ayıplı iş bulunmadığını belirterek bakiye hakediş bedeli nedeniyle takip yapıldığını savunmuştur.

 

Dosya kapsamından taraflar arasında iki adet hakediş düzenlendiği ve nostaljik görünümlü radyatörlerin 2 nolu hakedişe girdiğinin belirtildiği anlaşılmış ise de, davalı vekili nostaljik görünümlü radyatör bedellerinin kendisine ödenmediğini savunmuş olmakla bu kapsamda bu hakediş göre yapılan ödeme konusunda dosyada denetime elverişli bir inceleme yapılmadığı anlaşılmıştır. Bu kapsamda mahkemesince sözleşme konusu işe ilişkin düzenlendiği anlaşılan iki adet hakedişe ilişkin yapılan imalatların niteliği ve bunların (malzeme ve işçilik) sözleşme ve ekindeki birim fiyatlarla toplam imalat miktarının belirlenmesi, hakedişlerle belirlenen bu hakediş alacağının KDV ilavesi ile uygulanması gereken KDV tevkifatı düşülerek, taşeronun sözleşme gereği talep edebileceği toplam alacağının belirlenmesi, bu miktardan davalının da kabulünde olduğu üzere sözleşme gereği davalının alması gereken nostaljik görünümlü radyatörlerin davacı tarafça alındığı belirtilmiş olmakla, radyatörlere ilişkin davacının belirttiği miktar aşılmadan, bu kapsamda sunulan fatura da denetlenerek radyatörlere ilişkin malzeme bedeli ve nakliye bedelinin mahsubuyla, davalının talep edebileceği hakediş bedelinin belirlenmesi, tarafların ticari defterlerindeki ödeme miktarları dikkate alınarak, ispat edilen ödeme miktarının mahsubu ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, belirtilen ilkelere uygun düzenlenip düzenlenmediği denetlenemeyen kök ve ek ile 2.bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru olmamıştır.

 

Yukarıda açıklanan hususlar da dikkate alınarak, taraf beyanları ve dosya kapsamına göre, konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyetinden bilirkişi raporu alınarak bir karar verilmesi gerektiğinden, davacı vekilinin tüm istinaf nedenleri incelenmeksizin, davalı vekilinin sair istinaf nedenleri incelenmeksizin; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının HMK'nun 353/1-a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden görülmesi için ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.

 

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

 

1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne,

 

2-Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 07/10/2021 tarih ve 2017/542 Esas- 2021/635 Karar sayılı kararının HMK'nun 353/1-a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına,

 

3-Dairemiz kararına uygun şekilde davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,

 

4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,

 

5-Davalı tarafından yatırılan 59,30 TL + 1.216,84 TL olmak üzere toplam 1.276,14 TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,

 

6-İstinaf talep eden taraflarca yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harçları ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,

 

Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK'nun 353/1-a maddesi gereğince KESİN olarak 08/11/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Bu sayfa 72 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor