YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Ahlaki bir ödevin yerine getirilmiş olmasından kaynaklanan zenginleşmelerin geri istenemeyeceği hk.

Karar Özeti

 

6098 Sayılı TBK'nın 78/2. maddesinde (818 Sayılı BK'nın 62/2. m) ahlaki bir ödevin yerine getirilmiş olmasından kaynaklanan zenginleşmelerin geri istenemeyeceği hükme bağlanmıştır.

Bu bağlamda; davacının, çocuğu için yaptığı masraflar TMK'nın 327/1.maddesi gereğince; ahlaki bir görevin yerine getirilmesi mahiyetinde olup, TBK'nın 78/2 gereğince geri istenmesi mümkün değildir. Mahkemece, bu husus gözönüne alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

Karar

 

YARGITAY

 

3. HUKUK DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2016/8447

 

Karar Numarası: 2017/16464

 

Karar Tarihi: 23.11.2017

 

Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

 

Davacı, davalı ile 1997 yılında evlendiklerini, 08.10.1996 doğumlu müşterek bir çocukları olduğunu, davalının tehditleri nedeni ile o tarihte 3,5 yaşında olan çocuğu ile birlikte memleketi olan ...'ya gittiğini, davalının çocuğun velayetinin kendisine verilmesi ayrıca mal varlığında istemde bulunmamak şartı ile kendisini anlaşmalı boşanmaya zorladığını, bu şekilde boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin davalı babaya bırakıldığını, ancak çocuğun kendisi ile yurt dışına çıktığını, davalının yurt dışına çıktıkları 14/02/2000 tarihinden beri çocuk ile maddi ve manevi olarak ilgilenmediğini, müşterek çocuğun velayetinin kendisine verilmesi ve aylık 1000 TL iştirak nafakası talebi ile ... 2. Aile Mahkemesinin 2012/652 Esas sayılı dosyası üzerinden ayrıca dava açtığını, yaklaşık 13 yıl davalının desteği olmadan çocuğun giderlerini karşıladığını beyan ederek, fazlaya ait hakları saklı kalmak şartı ile çocuk için geçmişe yönelik yapılan masraflara karşılık olmak üzere 20.000,00 TL’nin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

 

Davalı, kendisinin müşterek çocuğun ihtiyaçlarına destek olduğunu ancak belgelerini muhafaza etmediğini, velayeti kendisinde olan çocuk için davacının para talep etme hakkı olmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir.

 

Mahkemece, ... 2. Aile Mahkemesinin 2012/652 Esas sayılı dosyası bekletici mesele yapılmış ve ... 2. Aile Mahkemesince Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen karar ile 22/07/2012 tarihinden itibaren müşterek çocuk için aylık 250,00 TL iştirak nafakası takdir edildiği dikkate alındığında bu nafaka miktarından hakkaniyet kuralları uyarınca indirim yapılarak aylık 200,00 TL’den on yıllık nafaka tutarının davalının, 2002-2012 yılları arasında yapmadığı katkı payı olarak hükmedilmesi gerektiği kanaati ile davalıdan, karar tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL alacağın alınarak, davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.

 

TMK'nun 327/1 maddesine göre, çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından sağlanır.

 

Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder (TMK.md.328/1).

 

Somut olayda davacı, velayeti davalı babaya verilmiş müşterek çocuğa yaptığı masraflar için geriye dönük nafaka talep etmektedir. Davacı, müşterek çocuğun velayeti babasına verilmiş olmasına rağmen ahlaki bir görevi ifa ederek çocuğuna bakmıştır.

 

6098 Sayılı TBK'nın 78/2. maddesinde (818 Sayılı BK'nın 62/2. m) ahlaki bir ödevin yerine getirilmiş olmasından kaynaklanan zenginleşmelerin geri istenemeyeceği hükme bağlanmıştır.

 

Bu bağlamda; davacının, çocuğu için yaptığı masraflar TMK'nın 327/1.maddesi gereğince; ahlaki bir görevin yerine getirilmesi mahiyetinde olup, TBK'nın 78/2 gereğince geri istenmesi mümkün değildir. Mahkemece, bu husus gözönüne alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

 

SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 23.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 82 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor