YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun uzlaşma kapsamında kalan suçlardan olduğu hk.

Karar Özeti

Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 10/04/2018 tarihli ve 2015/3311 esas, 2018/2662 karar sayılı ilâmında yer alan ,"...sanığın, bedensel temas içermeksizin mağdureyi takip ederek el kol hareketleri yapma şeklinde gerçekleşen eyleminin cinsel amaç taşıdığının belirlenmemesi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde cinsel taciz suçundan beraatine karar verilmesi," şeklindeki ve anılan Dairenin 21/11/2017 tarihli ve 2014/7320 esas, 2017/5796 karar sayılı ilâmında yer alan ,"...sanıkların, katılanı araçla takip edip korna ve ıslık çalmalarının ardından sanıklar ... Araz ile ... Aslan'ın, katılanı markete girdikten sonra da takip etmeleri şeklinde gerçekleşen eylemlerinin 5237 sayılı TCK'nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluşturduğu gözetilip uzlaşma kapsamında kalan bu suçtan dolayı uzlaşma girişiminde bulunulduktan sonra neticesine göre hükümler kurulması gerekirken suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde cinsel taciz suçundan beraat kararları verilmesi ..." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,

Karar

9. Ceza Dairesi         2021/24028 E.  ,  2022/6729 K.

 

•            

 

"İçtihat Metni"

 

Cinsel taciz suçundan sanık ...'in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 105/1, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 1.500,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Konya 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/11/2019 tarihli ve 2019/97 esas, 2019/707 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.

 

Konya 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/11/2019 tarihli kararı ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair bir karar mevcut olmadığı bir halde, sanık tarafından verilen 29/11/2019 havale tarihli dilekçe üzerine verilen mercii Konya 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/09/2020 tarihli ve 2020/617 değişik iş sayılı kararının hukuki değerden yoksun olduğu düşünülerek yapılan incelemede,

 

Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 10/04/2018 tarihli ve 2015/3311 esas, 2018/2662 karar sayılı ilâmında yer alan ,"...sanığın, bedensel temas içermeksizin mağdureyi takip ederek el kol hareketleri yapma şeklinde gerçekleşen eyleminin cinsel amaç taşıdığının belirlenmemesi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde cinsel taciz suçundan beraatine karar verilmesi," şeklindeki ve anılan Dairenin 21/11/2017 tarihli ve 2014/7320 esas, 2017/5796 karar sayılı ilâmında yer alan ,"...sanıkların, katılanı araçla takip edip korna ve ıslık çalmalarının ardından sanıklar ... Araz ile ... Aslan'ın, katılanı markete girdikten sonra da takip etmeleri şeklinde gerçekleşen eylemlerinin 5237 sayılı TCK'nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluşturduğu gözetilip uzlaşma kapsamında kalan bu suçtan dolayı uzlaşma girişiminde bulunulduktan sonra neticesine göre hükümler kurulması gerekirken suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde cinsel taciz suçundan beraat kararları verilmesi ..." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,

 

Dosya kapsamına göre, müştekinin, olay tarihinde erkek arkadaşı diğer sanık ... ile birlikte ... Gazinosu isimli iş yerinde oturmakta iken daha önceden tanıdığı ve telefon numarasını verdiği sanık ...'in adı geçen gazinoya gelerek müştekiye kaş, göz ve el hareketleri ile dışarıya gelmesini istediği, öncesinde de telefon ile ısrarla arayarak, mesaj gönderdiği şeklinde iddia ve kabul edilen somut olayda, anılan Yargıtay ilâmlarında da izah edildiği üzere, sanığın bedensel temas veya söz ile taciz olmaksızın müştekiyi beden hareketleri ile dışarı çağırması ve öncesinde de ısrarlı bir biçimde telefon ile arayıp mesaj göndermesi şeklindeki eyleminin kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluşturduğu ve anılan suçun uzlaştırma kapsamında bulunduğunun anlaşılması karşısında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 254/1. maddesinde yer alan, "Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin  253 üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca uzlaştırma işleminin yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 14/06/2021 gün ve 94660652-105-42-9801-2021-Kyb sayılı yazısına istinaden dosya Daireye gönderilmekle tetkik edildi, gereği görüşüldü:

 

Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, Konya 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.11.2019 gün ve 2019/97 esas 2019/707 karar sayılı Kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına ve dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 28.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 222 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor