1- Mağdurun kapısını kilitleyerek park ettiği aracının çalındıktan bir gün sonra terk vaziyette ele geçirildiği, olay yeri inceleme raporunda aracın kapılarının açık olduğunun ve düz kontak durumunun olmadığının belirtildiği, mağdurun soruşturma aşamasında alınan ifadesinde aracın anahtarının kendisinde olduğunu, yedek anahtarının bulunmadığını, aracının şoför kısmının kapı kilidinin zarar görmüş olduğunu beyan ettiği, 02/03/2012 tarihli mahkeme huzurundaki ifadesinde ise aracının içerisinde yedek anahtarın bulunduğunu beyan ettiğinin anlaşılması karşısında; hırsızlık eyleminin “haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle kilit aksamına zarar vermeden kilidi açmak suretiyle” gerçekleştirildiğinin anlaşılması nedeniyle, sanığın eyleminin TCK'nın 142/2-d maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek aynı Kanun'un 142/1-b maddesi ile uygulama yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
2. Ceza Dairesi 2021/5954 E. , 2022/17725 K.
•
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, 6136 sayılı Kanuna aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Mağdurun kapısını kilitleyerek park ettiği aracının çalındıktan bir gün sonra terk vaziyette ele geçirildiği, olay yeri inceleme raporunda aracın kapılarının açık olduğunun ve düz kontak durumunun olmadığının belirtildiği, mağdurun soruşturma aşamasında alınan ifadesinde aracın anahtarının kendisinde olduğunu, yedek anahtarının bulunmadığını, aracının şoför kısmının kapı kilidinin zarar görmüş olduğunu beyan ettiği, 02/03/2012 tarihli mahkeme huzurundaki ifadesinde ise aracının içerisinde yedek anahtarın bulunduğunu beyan ettiğinin anlaşılması karşısında; hırsızlık eyleminin “haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle kilit aksamına zarar vermeden kilidi açmak suretiyle” gerçekleştirildiğinin anlaşılması nedeniyle, sanığın eyleminin TCK'nın 142/2-d maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek aynı Kanun'un 142/1-b maddesi ile uygulama yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
2- Mağdurun soruşturma aşamasında alınan ifadesinde, sokağa kapılarını kilitleyerek park ettiği aracına 01.02.2012 tarihinde saat 22.30’da baktığında yerinde olduğunu, ancak 02.02.2012 tarihinde saat 06.00 sıralarında park ettiği yere geldiğinde aracının yerinde olmadığını tespit ettiğini beyan etmesi ve UYAP’tan alınan güneşin doğuş ve batış çizelgesine göre, suç tarihinde gece vaktinin saat 17.45’de başlayıp saat 05.15’de sona erdiğinin anlaşılması karşısında, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği hırsızlık suçunun sanık lehine gündüz sayılan zaman dilimi içerisinde işlendiğinin kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden; hırsızlık suçunun gece vakti işlendiğine ilişkin kanıtlar denetime olanak verecek biçimde karar yerinde gösterilip tartışılmadan, TCK’nın 143. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
3- 24.10.2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun’un 24. maddesiyle değişik CMK'nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK'ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 E., 2021/4 K. sayılı kararıyla "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK'nın 251/1. maddesi kapsamına giren 6136 sayılı Kanunun 15/1. maddesinde düzenlenen suç yönünden; Anayasa’nın 38. maddesiyle 5237 sayılı TCK'nın 7 ve CMK'nın 251. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
4- Kabule göre de;
Sanık hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulurken TCK'nın 142/1-b, 143. maddeleri uyarınca hükmolunan 2 yıl 4 ay hapis cezasından aynı Kanun’un 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken sonuç cezanın 1 yıl 11 ay 10 gün yerine 1 yıl 11 ay 5 gün hapis cezası olarak eksik ceza tayin edilmesi
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde CMK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 27/10/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.